İstasyona geldik, nöbetçi hareket memuruna
Babamızın demiryolcu olduğunu, Adana’ya dayımıza
Gitmek istediğimizi ve bize yardımcı olmasını rica ettik,
Mersine küçükbaş hayvan götüren çobanlarla görüştü
On lira verdik vagon kulübesine çıkıp oturduk,
İstasyonun birinde durunca elimizde kalan paradan
Bir lirayla Çobanlar bize ekmek helva aldılar,
Niğde istasyonundan sonra hava hızla soğudu
Boynuzları bir metreyi bulan tekelerin kaldığı vagon sıcak,
Ancak oturulacak gibi değil, bir istasyon arası kalıp,
Tekrar kulübeye dönüyoruz karşılıklı oturup
Ceketimizi başımızın üstüne alp nefesimizle
Birbirimizi ısıtmaya çalışıyoruz,
Biraz dalmışız uyandırdılar Yenice İstasyonuna gelmişiz
Onlar Mersin cihetine gidecek,
İstasyonun bekleme salonuna girip tahta banklara serildik,
Hemen uyumuşuz, bir uyandık ayakkabılarımız keçi tezeği
İstasyondaki muslukta elimizi yüzümüzü yıkadık,
Sonra ayakkabılarımızı temizledik,
Ekmek peynir aldık dışarıdaki
Banklara oturup yedik sonra yollara düştük,
Rayları takip ediyoruz, şoseden gitmeye korkuyoruz,
Adana’ya kadar Zeytinli ve Şehitlik istasyonlarını geçeceğiz,
Sonradan öğrendim otuz beş kilometre yürü babam yürü,
Şehitliğe geldiğimizde kalan 20 kuruşa iki halka tatlı aldık,
Yiye yiye gidiyoruz ve saatler sonra Adana Gar’a geldik,
TCDD.Mototren deposuna gidip dayımızı bulduk,
Bizi görünce sarılıp ağladı garibim
Ben sizi böyle mi görecektim diye,
İzin alıp bizi İstasyona getirdi, peynir üzüm ekmek aldı,
O tarihte her yer bomboş, bir ağaç altında karnımızı doyurduk,
Mersin-İslâhiye arası çalışan Tımtıs adıyla maruf
Banliyö trenine 2 bilet aldı, bana da 5 lira verdi,
Vedalaştık akşamüstü tren hareket etti, anında uyumuşuz…
&
Gecenin bir yarısı iri yarı bir adam bizi uyandırdı
Demiryolcu olduğu belli, çabuk inin dedi siz kimsiniz,
Makasçı falanın oğluyuz demeye kalmadı adam fırladı gitti,
Şaşkın şaşkın bakışıyoruz,
Meğerse Bekçi Karadayı babama müjde vermek için gitmiş
Biz gözümüzü ovalıyoruz babacığım çıkıp geldi sarıldı
Sevindiği yüzünden okunuyor,
İdareten kaldığı tek odalı büro gibi yere götürdü,
O koşturmaca ve gürültüyle istasyon şefi geldi,
Gözün aydın çocuklar gelmiş dedi,
Hanımı tepsi hazırlamış bir şeyler yedik,
Ertesi gün üst baş alındı İslâhiye Ortaokuluna kaydolduk,
Bir aya yakın geç kalmışız yabancı dil Fransızca
Kes köse diye dalga geçip duruyorlar,
&
Biz Kayseri’den ayrılınca üvey annemizin etekleri tutuşuyor,
Köye gitmişler, bulamayınca çok korkmuştur kesin,
Babama tel çekilmiş oğlanlar kayıp diye,
İki ay olmuş işe başlayalı izin alması zor,
Nerde arayıp nerde bulacak,
Bizim geldiğimizi ve eşyaları yükleyip gelin diye
Kayseri’ye mukabil tel çekti babam,
Toros ekspresine binip geldiler,
İstasyona yakın yerden ev tutuldu,
O tarihte oturduğumuz mahallede elektrik de yok,
Diğer taraflarda ise akşam ezanı ile yanar
Saat 11- 12 gibi kesilirdi.
Kayseri’lilerin de kendisine özel âdeti var,
Kız çocuk doğduğu andan itibaren çeyizi işlenmeye başlanır,
Bizim üvey anne de öyle, gaz lambasının ayna tarafı
Bize dönüyor aydınlık yönü ona, zaten tek lamba
Ödev yapacak masa sandalye de yok,
Çok kez ders çalışamadan giderdik okula,
23 Mayıs Cumartesi günü okullar tatile girdi
Eve geldiğimizde bir erkek kardeşimiz doğmuş
Babasının adı olan Zabit koydular
Yakında ki suyu beğenmediğinden,
İstasyondaki çeşmeden su taşıyorduk eve,
Benden çok kardeşime zulmediyordu,
Birinde elinde ki yaş çubukla vurmuştu ona,
Çok üzülmüştüm yapacak bir şey yoktu,
Bir şey desek babamızdan çekiniyoruz,
Akşam geç kalsak bizi eve almıyordu,
Biz de gidip vagonlarda yatıyorduk,
Tatil bitti okula başladık
Ben sınıfımı geçmiş kardeşim kalmıştı,
Evde hiç tadımız tuzumuz yok,
Üvey annemizin bizi istemediği her tavrından belliydi.
Bir sabah okula giderken kardeşim tutturdu
Ben gidiyorum diye, etme tutma desem de,
Başının aldı gidiyor, mecbur düştüm peşine,
Fevzipaşa istasyonuna yürüdük, harita da
Adana o kadar yakın ki, dağın arkasında tahmin ediyoruz,
Tren yolunu takip edip yürüyoruz küçük tünele yaklaştık,
Elinde gazlı el fenerli bir amca –Hayırdır çocuklar dedi,
Kısaca hikâyemizi özetledik,
Bakın dedi, birincisi Adana buraya çok uzak,
İkincisi burada bir tünel var ki ben yedi saatte zor geçiyorum,
Az sonra Antep ekspresi gelecek binin tren şefi sizi götürür dedi,
Birlikte makas başına geldik, tam o sırada Antep treni istasyona girdi,
Vagona çıktık tren hareket etti, bilet kontrolünde durumu anlattık,
Tren şefine götürüldük, gerçek neyse ona da söyledik bizi furgona aldılar
Adana’ya gelip dayımızı bulup anlattık,
O da henüz yeni evli, kayınpederinin bir odasında kalıyorlar,
Önce gidip ailesinden izin aldı herhalde, gelsinler demişler,
Kayınpeder aslen Bolu’lu, Adana’da zengin bir ağanın yanında aşçı,
Allah rızklarını verir 2 oğlum daha oldu benim sırtım yere gelir mi
Bir yere salmıyorum okusunlar, okumak istemezlerde
İyi bir sanata veririm dedi.
İki gün sonra dayım babamla çıkıp geldiler,
Haydi dedi babam düşün önüme,
Yine Tımtısla bir gece yarısı İslâhiye’ye döndük…
Zar zor okuyoruz,
O yaz kardeşim İstanbul’a gitti,
Diğer iki küçük kardeşlerimiz de İstanbul’dalar…
Çukurova/2016
Ozan Nuri CeyhanKayıt Tarihi : 14.4.2016 12:09:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!