Babamın Cüzdanındaki Fotoğraf”
Babasının cenazesinde, hiçbir şey hissedemedi Elvan.
Ağlamadı.
Titremedi.
İçine çöken duygu, ne yas ne de hüzündü.
Sadece yorgunluktu.
Çünkü bir ömrü sevilmeden geçirmek, insanı ağlatmaz…
Sessizleştirir.
Elvan, çocukken sürekli resim yapardı.
Babasına çizdiği ilk resmi hâlâ hatırlıyordu:
Bir kız çocuğu, babasının elini tutuyordu.
Ama babası o resmi buzdolabına bile asmamıştı.
“Elini biraz uzun yapmışsın. Canavar gibi olmuş” demişti.
Ve o gün Elvan, babasının elini çizmeyi bıraktı.
Ama içinde o eli hep tutmak istedi.
Hiç tutamadı.
Yıllar geçti.
Babasının sevgisi hep ulaşılmaz bir raf gibi kaldı.
Evde sevgi, ödül gibi verilirdi.
Bir şey başarırsan, iyi davranırsan, susarsan…
O zaman belki bir aferin, belki bir göz teması…
Ama Elvan ne yaparsa yapsın, o göz bir türlü içine bakmadı.
Sanki evde bir hayalet gibi yaşıyordu.
Varsa da yoktu.
Varlığı görünür, ruhu görünmezdi.
Sonra büyüdü.
Kendi evine çıktı.
Uzaklaştı.
Aramadı.
Yıllar sonra babası hastaneye kaldırıldı.
Ve bir sabah, telefonda o cümle:
“Başınız sağ olsun.”
Cenazeden sonra, evine dönerken annesi küçük bir kutu uzattı.
“Bu onun cüzdanıydı. Al, sende kalsın.”
Elvan kutuyu açtı.
Kredi kartları, eski bir not, buruşuk bir alışveriş fişi…
Ve bir fotoğraf.
Küçük, solmuş.
Arkası tükenmez kalemle yazılmıştı:
“Elvan, 6 yaşında. İlk resmimi yaptı.
Yanına babasını da çizmiş.
Elleri kocaman.
Belki bir gün ben de onun kadar büyük biri olurum.”
Elvan o an sustu.
İlk defa kalbi ağzına kadar doldu.
Çünkü bir baba, sevmeyi bilmediği için değil,
söylemeyi beceremediği için susmuştu.
Cüzdanında taşıdığı şey bir kart değildi—
Onun göremediği tüm gururuydu.
Bir babanın, kızına söyleyemediği “Seninle gurur duyuyorum”u,
sessizce cebinde taşıdığı küçük bir kâğıttı aslında.
Elvan o gece, babasına mektup yazdı:
“Baba,
Keşke bana bir kere ‘aferin’ deseydin.
Ama anladım.
Senin sevginin dili eksikti.
Kelimeler senin eline yakışmazdı.
Ama ben senin suskunluğunu yıllarca içimde çığlık sanıp kendimi susturdum.
Şimdi o fotoğrafı, ben taşıyorum.
Ve içimde sana söyleyemediğim tek cümle:
Ben de seni hep sevdim, ama hiç affedemedim.”
Çünkü bazı babalar kızlarının kahramanı olamazlar.
Ama sessiz bir cüzdanda…
Ömür boyu taşırlar o kahraman olamamanın yükünü.
Kayıt Tarihi : 8.8.2025 00:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!