Rüyalarımda
Hep çocukluğumda karşılarım babamı
Hiç öfkesi gelmez aklıma
Babamın gök gürültüsü misali haykırışı
Şimsek çakar gibi tokadı vardı
Babam tarla sürerken ekmek götürürdüm
Yalın ayaktım
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Sayın Bornovalı Cebbar Korkmaz, Bu gün, ne yazık ki; ne sizin babanız gibi babalar, ne de siz gibi evlatlar kaldı.Sevgiyle kalın.Duygularınızı paylaşacak yine de çok kişi olacaktır şiir bazında.
Duygularınızı en iyi anlayanlardan birisi de benim. 23 yıl önce henüz 43 yaşındayken toprağa verdim babamı.. Baba şiirleri benim için çok ayrıcalıklıdır.. saygılarımla.
Yüreğinize sağlık Özlüyoruz gidenleri.saygılar
Babam dı o benim...yüreğim ağladı,ne çok özlüyorum babamı.saygılarımla
Baba yüregi aslında sevgiyle dolu ama hissettirmeden, tüm babalara sevgiyle Yüreginize saglık
Allah rahmet eylesin,onlar belli bir devrin insanlarıydı,çile ,yoksuluk ve zorluklara dayanmasını bilen, kimseye muhtaç olmama düşüncesi taşıyan,toprağın insanlarıydı.Nerde şimdi öyle babalar.
selam ve tebriklerimle
Babalar üzerine yazılmış,dokunaklı bir şiir.Kutluyorum üstadım.Tam puan.Saygılarımla...
Sn. Cebbar Korkmaz, çağın değiştiği gibi babalığın da günümüzde formatı değişti. Baba evlat ilişkileri bugün bambaşka boyutlarda, evladında babaya, babanın da evlada yaklaşımı çok farklı ama bizim kuşağın babaları ne kadar sert olsa, sevgisini yüreğinde gizlese belli etmesede duygu alışverşi bambaşka bir boyutta bambaşka bir frekansta ve tattaydı. Bugün her şey farklı. O günki davranışlar mı doğruydu, bugünkiler mi tartışılır. Çok içten ve güzeldi. Babanıza rahmet diliyorum. Selamlar.
Birol Hepgüler.
Hüzünlü ve de saygılı,bir o kadar da güzel..kutluyorum şairi.
En zengini
En kahramanı
En yenilmezi
En bilgini
En enginiydi
Tüm ezilmişligine ve yoksulluğuna rağmen
Babam dı o benim
babanız şanslıymış sizin gibi bir evladı adının taşıyıcısı olarak bırakmış.Şiir fevkalade babanızı saygıyla anıyor size bu güzel şiir için tebrik ve tam puanlarımı sunuyorum.saygılarımla
Bu şiir ile ilgili 18 tane yorum bulunmakta