Babamdan Nükteler Şiiri - Mustafa Bulan

Mustafa Bulan
164

ŞİİR


9

TAKİPÇİ

Babamdan Nükteler

Merhum babam doğmuştu bir bayram sabahı.
Adını Bayram koymuşlar bundan dolayı.
Ve doğduğunda Osmanlı’dır tebaası...
Yine bir bayram günü karardı dünyası…

Doğumu bin dokuz yüz dokuz ya da onu...
Başlar hikayeleri, kolay bitmez sonu...
Şu “Uruslar” işgal edince Trabzon’u
Üç ayda yürümüş Sakarya’nın yolunu!

Maceralar başlar beş altı yaşlarında.
Babası esir düşmüş Kars Sarıkamış’da!
Yaşadığı seneler bir asırdan fazla!
Sonsuzluğa yürüdü yüz küsur yaşında.

Küçük yaşlarda zordu tüm yaşadıkları.
Ancak bilirdi umuda giden yolları...
Mizah ile aşmıştır büyük travmaları...
Bu yüzden güldürürdü şu konuşmaları...

Küçükken yoldadır, yağmurlu bir havada
Anasına doğrudan seslenir bir anda:
“Babamın şemsiyesini versene ana”
Yağmur bitince der: “Bu kocanın alsana...”

Bir gün misafir sordu: “Kıbleniz ne yöne?”
Babacığım dedi: “Falancı köye dönme”
“Nereye dönsen kıbledir fazla dert etme!”
Misafir kılamadı, gelmişti bir gülme...

Bir gün yolda rastlar bir akraba gelini
Görünce babamı, hemen öper elini.
Bahşiş vermek gerek, hemen yoklar cebini...
Cüzdan yoktur yanında, toparlar kendini...

Sonra döner damada: “Cüzdan var mı sende?
Damat çıkarır cüzdanı, sunar eline...
İçinden alır bir yüzlük uzatır geline...
Döner damada der: “Bırakırım ağabine...”

Bir gün gezer iken bir sahil beldesinde
Seçim vardır, hatip konuşuyor mitingde.
Bir ses: “Çamaşır yıkamaya yoktur dere!”
Hatip der: “Biz yapacağız o dereyi de.”

Babam: “Bunlar palavra” der, döner geriye!
“Ağasar deresi hiç çıkar mı tepeye?”
Hep oy vermişti Menderes’e, Demirel’e.
Ama o seçimde oy verir İnönü’ye.

“Dedem der: Halk’a oy veren oğlum da olsa?”
“Vallahi evladım demem, asarım yoksa...”
“Sen asarsın” der babam bakıp aşağıya
“Ağasar deresi akarsa yukarıya...”

Vaktiyle bir fındık toplama mevsiminde
Misafir olmuştur bir arkadaş evinde.
Bu arkadaş sabah namazı vakti diye
Herkesi kaldırır sabahın seherinde.

Aynı gün olmuştur öğle, okunmuş ezan.
Namaz hiç konu edilmez, düşünür bir an.
Konu fındıktır, sorar dostuna usuldan!
“Yahu öğle namazı kalktı mı aradan?”

Anam üçüz kız doğurmuştur, yıl yetmişler.
Babam üçüncüde birden bağırır ve der:
“Kapatın ışıkları, ışığa geldiler”
Fıkra diye hep anlatır bizim Temeller.

Fazla kız çocuğu gelince doğumlarda
Başlar söylenmeye anamın tarafına:
“Erkek doğuran kızlar hep kaldı onlarda...”
“Ne var ki kız doğuranı verdiler bana...”

Ancak hasta iken onunla çok konuştum:
Dedi: “Kız evladı çok kıymetliymiş oğlum!”
“Bilseydim…” diye girince söze şok oldum!
“Anana bırakmazdım ben de doğururdum…!”

Ben gurbetteyken, kızları bakmıştı ona...
Herkes çok önem versin kız çocuklarına
Kimse fazla güvenmesin oğullarına.
İkrarımdır geçsin tarih sayfalarına!

Çok nüktedan insan benim rahmetli babam!
Nükteleri çoktu, anlatamam tastamam...
Hem anlatırken zorlanırım, kanar yaram!
Adına yakışır, her günü geçti Bayram!

Pendik/23.11.2023

Mustafa Bulan
Kayıt Tarihi : 23.11.2023 16:37:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!