Elini cebinden çıkardı…
Uzandı bana… Al dedi…
Baba dedim!
Al dedi… Torunum okula başlamış
Ona bir şeyler alırsın
Baba dedim!
Sus dedi… Sustum…
Ben okuyamadım okusun torunum
Okusun da adam olsun…
Bak ben bir baltaya sap olamadım
Sende yarım bıraktın umutlarımı
Baba dedim! d
Dur dedi… Lafım bitsin… Durdum…
Sen bilir misin ne demek olduğunu bunun
Okumanın ne demek olduğunu bilir misin
Bilirim baba dedim…
Hayır dedi… Bilmezsin oğlum…
Sonra anladım, evet baba dedim, bilmem… Bilemedim…
Babam adamdı hem de adamın en adamı
Ah… derdi tanıyanlar birde okusaymış
Ama nerde…
Bir dağ yamacına yaslanmış
Harcı çamurdan yapılmış toprak damlar altında doğmuş
Çocukluğu tarla yollarında gençliği gurbette tükenmiş
Nasırlaşan elleri okul görmeden, kalem tutmayı öğrenmiş
İhtilalde muhtar olmuş…
Her gece jandarmaların “muhtar” diye seslenişiyle uyanırdı
Köyün en görkemli odasıydı misafirhanemiz
Ben çocukluğumda orada uyurdum
Uyurdum da…
Bu gecelerde uyanır, yarı ürkek bir kenarda
Askerleri seyrederdim, onları dinlerdim
Muhtar senin mi ufaklık diye sorarlar
Babam bıyık altından gülerek “sahibi çıkmazsa evet” komutan derdi
Sonra babaannemin 36 köye yayılmış lezzet ustalığı
Maharetini gösterir sanki bilirmiş gibi geleceklerini
Çok geçmeden yol yorgunluklarını atar, yemeklerini yer
Sabahın ilk saatlerinde ayrılırlardı köyden
Giderken “muhtar sende olmazsan” dedi komutan
Hayırdır dedi babam, hayırdır tabi
“Okumuş adamın hali başka oluyor halimizden anlıyor
İki kelam etmek, iki lokmanızı yemek için geliyoruz sana” dedi
Babam gülümseyerek “okumuş mu dedin komutan” diye sordu
Şaşırdı komutan, nasıl yani muhtar yoksa dedi
Evet komutan ben ali mektebi mezunuyum dedi babam
Derken de avuçlarını, dişlerini sıktı…
Ardı sıra komutanın keşke dedi
Ah keşke…
O gün bir daha anlamıştı okumanın ne demek olduğunu
Ne demek olduğunu cahil kalmanın
Sonra bir gün babam şehre indi…
Döndüğünde…
“Oğlum dedi siz okuyacaksınız” dedi
“Nerde baba” dedim
“Burada” dedi
“Artık bir okulunuz olacak yakında” dedi
“Karanlıktan kurtulacaksınız” dedi
Bir yıl sonra köye gelen elektrikle gecelerimiz
Sonrasında açılan okulumuzla dünyamız aydınlanmıştı
İşte…
Babam böyle bir muhtar…
Babam böyle bir adamdı…
Evet baba… Okumanın ne demek olduğunu bilememişim…
Sessizce elime sıkıştırdığı üç beş kuruşu aldım başım önde
Ayrıldım yanından ve söz dedim baba
Sen yoklukta…
Ben varlıkta okumadım
Ama onlar okuyacak baba dedim
Sana layık torunlar,adam gibi adam olacaklar
Senin gibi adam…
Kayıt Tarihi : 20.3.2007 02:09:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)