Babam Şiiri - Yorumlar

öykü ustalarının şiirlerinde sanki bir ortak payda var mı? ..diye düşündüm..sait faikin şiirleri geldi aklıma...ahmet hamdi geldi...yabancılardan borges geldi aklıma..

galiba tasvir ve betimleme yönünden güçlü oluyor öykücülerin şiirleri..

ama tek bir ortak paydada kategorize edebilir miyiz bilmiyorum..mesela sabahattin ali..önce öykücü müdür yoksa şair mi...

Aziz nesin şiiri anlatmak istediğini berrak bir şekilde anlatmış..çatışmayı ve empatiyi sade bir dille ama okuyucuda buğusu ve büyüsü olacak şekilde bir sır , bir gizem sağlamayı da başarmış..baba oğul ilişkisinin bazen yan yana, bazen kesişen iki ırmak halinde akışını şiirsel bir dille öykülendirmiş aslında...

Bu bir tarzdır...ve bu flu'su az olan ve sehl i mümteni tarzındaki şiirlerin iyi bir örneği..ama başka tarzlarda vardır..imgeli, simgeli, ağdalı, zekaya dayalı, karmaşık v.b... ...onlarla da empati kurabilen, şiirsellik yönünden algısal alışverişte bulunabilen şair ve okuyucular da vardır..

Şiir, eninde sonunda bir zevk ve idrak meselesidir..

nazım ne demiş ben babamdan bir adım ileriyim
oğlumdan iki adım geriyim demiş efendi hoca
sen işte malların ortada ne hödük olduklarını
gör övün çalış güven yoz yobaz makarnacı
kömürcü ibretlik cahil cühela ne idüğü belir
siz adamlarınızla övünün işte zalım oy oy
bunlar yüz aklarınız bok bulamaç ağızlarınızla
dua edin domates pates bol da yakanız henüz
yapışmadık memleketi melmeket haline döndüren
yoz boz cahil soyu emevi dönmeleri bunlar
bunlar batan geminin malları yoz yobaz soyu
ankaranın haritada yerini göter desen bilemeyecek
kadar hödük dingiller şiir sayfalarında
bu sinemalarda daha ne dingiller var da
ışıkları sönük şu an kaçak elektirik kullanıcıları

Aaaa bak kuş var havada yok nevada var
tam bu örneği işte seksen yedi yüzdenin
bunun gibiler ansiklopedik tipik dangal
aklar dururuz hâLâ oysaki yüzlerine vur
maktır aslolan dangalaklıklarını cahil
cühela yobazların ülkeyi çeke çeke uçur
efendi hoca bak bunlar senin malların
dingil efendilerin akılları çalışmaz başka
ye yedir içirin bol bol allah kitap
okyanus suyu zerkedin kıçlarına daha çok
soy soyun boy boyun boylayın yakında

bugün diyorum bugün azizi hatrına aşk kama
kadar yoz boz yobazları önümüze katıp kova
kova helaya kadar kovalayıp oradan lağıma dök
sek sek oynuyoruz bak hava güzel makarna bedava
kömürcü çırağı olamayacak maskaralar hırsızz cahil
edip nedir edep nedir anlamaz foseptik beyinli
aaa bak kuş var o nerde kaldı sahi maymun
aç ağzını yum gözünü o kadar da fena sayılmaz
biraz uzun oldu galiba idare et geviştir geve
düve camış işimizdir işimizz evella söz söylemek
yerlere vura vura adam etmek yoz boz yobaz soyu

kırkını geçtin adam olmadın der başım önümde dinlerim
adam olan babadan adam olamayan evlat keşge O okunan Kur’anı birde inceleseydi yorumcular kıymetli ellerimi yormasınlar dünyasın da inanmayana ne kadar rahmet göndersen boş ve 7 yüzyıllık devletin güzide milletine bazı yakıştırmalar yaparak kendisini küçülmüştür şahsen ben hakkımı helal etmiyorum önemli olan şair olmak değil adam olmaktır ben söylemiyorum babası demiş seçicilere teşekkürler

yetim öksüz hakkı yedirmemek iş işşimizz
işe gider gönlümüz bu gün gündür aziz geldi
aptalın çoğu var ülke şimendiferleri vatman oldu
trene bakar gibi geçti yıllar yozlar yüz
yobazlık alimi efendiler marko paşa say
tek ip düşünce aptallar için yaptırıldı
hır hır hırsız göz bağı takıp bayrak minare
at başı talan edilip uyuşturucu ucu iğne
edip edep ahlak sandırıldı çal çırp soy
soyladı boy boy boyladı hırsızlar düzen
dışarda aynı içerde dayak var içerde dayak var
soy soymak insanı aklı ve güneş tutulması nasıl
olur kömür bedava mı iyi o zaman ben bir
az makarna alayım kapağı önce ten cere yi
sonra tereci var mı buralarda tere satsam acaba

yüzde kaçı sivilce bu benlerin bencelerin
yüzz de kaçı ah lak lakçı lake parke yerlere
döş enmişler bir boy soy soyları kiremit hır
sızları soy soy soyguncular erkekten dulluğa
dönmeleşmiş aA kılsız seç in yor gırin ays
yeslestirilmiş sürü mesli messiz sessiz çok
unluk var yalayalım yutalım börekler beleş
soy soyun dur bekle bu babayı yüzü koyun
geçim arifesi gelmedi daha efendi hoca
sen o zaman gör bu kaçak yolcu taifesini
dünya dursa inmez bunlar hava bedava makarna
kömür bedava insanlık onuru kalmmamış küllü
yoz bozlar üflene üflene yüzde yetmişlerine gel
diler hâla ne yüz var ne beyin satılır oldular

üsküdarın alimi düşün biraz halimi sana
bir iki gidip gelince alışkanlık olur çaya
kahvaltıya konuşmalar uzar gider sen yüzü
koyun minareler gidip gelip trenler içinde
vagonlar pas pas azizi bir çığırtkanlık olur
büyüklüğünden sual edilmeden kendiliğinden alış
kanlık yapar sana bu baba patates soğan ayrı
tartılır aziz hatrı sana 6 olabilir kilosu
dinlene dinlene Birgün içinde kanlı kadayıfı al
tına altına vurup gümüş sikkeler halinde bu
yaz boyu sorma korkarsın öcü inlemeli Akıllı
evet çok biraz ol sende madem suyu hazır deme
Akıllı çok hele gözü açık bakıyor sana HAlime

bir deli bin beladan daha komiktir velhasıl
sana olmayan düzlük fani ganimet her gün
bu teksir edilmiş lak lak içinde gider gelir
çok görme biraz daha baba hergün delilere
delil yoktur başka kimseden ilginç olan bu şey
kimsesiz dullar için yaptırılmış şakır şakır
daha da büyük olsa başa bela olurdu bu iyi
ganimet gibi saldırıyorlar çeke çeke ucundan vah
vah açlık bu kadar mı OLur Bence 5 gidip gelmek
delil makarnalar çubuk kömürler tencereler
kapaklar seçimden sonra ayakkabıların tekleri
tadına bir baksan sen de ziyadesiyle bence sen

...

5
Kol gibi
Sana

Anladın sen onu
Dul
Dal
Lâma