dünyaların en iyi babası benim babamdır
düşmandır düşüncelerimiz
dosttur ellerimiz
dünyada tek elini öptüğüm
babamdır
kırkını geçtin adam olmadın der
başım önümde dinlerim
önünde tek baş eğ
..........
..........
Kayıt Tarihi : 11.6.2012 20:49:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Aziz Nesin](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/06/11/babam-526.jpg)
Seçici Kurula Teşekkürler
AZİZ NESİN usta sitemizin malum dincilerini çok fena sallamış bugün.
Sandala binince rüzgardan şikayet etmemek lâzım.
Bir gün kendi başınıda yer inşallah.))
şiirlerine de yansımakta ve sanırım bu yüzden beğenilmektedir.Beğenilecek şiirlerini beğenmek onun inançsızlığını beğenmek anlamına gelmez vesselam.
Güntülü Nur
Bayan, 52
20.06.2012 16:44
Bu şiirini okuyunca Aziz nesinin ateist değilde, gizli inanan olma olasılığını düşündüm. Böylesi bir babanın evladı inançsız olamaz..'
…evet sayın NUR hanım bu yorum size ait.
…kıymetli hanfendi “elin hamuruyla erkeğin işine karışma (elin hamuru meselesi kadın erkek çekişmesi için kullanılamaz. Ancak burada belirtmek istediğim amaca yöneliktir)” yada “yarım hoca dinden, yarım doktor candan eder” diye güzel deyimlerimiz var.
…bu minval üzre şunu iyi biliniz. Allah’u Teala Hazretleri bu hususta Bakara suresi ve bir çok ayeti kerimede “Fitne katilden (insan katletmekten) kötüdür” buyurmaktadır. Yani bu sözünüzle fitneye sebep olursunuz. Ne demek “Böylesi bir babanın evladı inançsız olamaz..' “ demek. Bal gibide olur. Dünyada bunun örnekleri sayılamayacak kadar çoktur.
…hemde peygamberlerin oğlu olanlar vardır. İşte buyurun dinleyin;
Hz. Nuh (as)’ın hanımı ve oğlu, Hz. Lut (as)’ın hanımı, Peygamber Efendimiz (asv)'in amcası Ebû Talib. Bunlar bir peygamber hanımı, peygamber oğlu, peygamber amcası olmakla birlikte, kendi iradelerini yerinde kullanamamışlardır. İnatlarında ısrar ederek peygamberlerin davetlerine kulak tıkamışlardır. Böylece de iman nimetinden mahrum kalmışlardır.
Hz. Nuh (a.s.) bir baba olarak, gerekse bir peygamberlik şefkatiyle son ana kadar oğlu Kenan’ı imana ve hakka davet etmekten geri durmadı. Belki imana gelir düşüncesiyle son anda ona şöyle seslendi:
“Ey oğulcağızım! Gel bizimle gemiye bin ve imana gel. Kafirlerle beraber olma! İşte görüyorsun sular yükselmeye başladı.”
Fakat bütün telkinlere rağmen, Kenan inadında ısrar etti. Babasını dinlemedi. Kendi gücüyle kurtulacağını sanıyordu. Şöyle dedi:
“Hayır, binmem! Senin gemine bineceğime bir dağa iltica ederim. O dağ beni boğulmaktan kurtarır.” .
Hz. Nuh (as), oğlunun kafir olarak ölmesine razı olamıyordu. Oğluna son sözleri şu oldu:
“Oğlum! Bugün iman ve itaatlarıyla Allah’ın rahmet ve merhametine mazhar olanlardan başkası için kurtuluş yoktur. İnat etmenin manası yok. Bak, işte sular etrafımızı sardı bile.”(2)
Hz. Nuh (as) daha sözlerini bitirmeden oğlu ile kendisinin arasına büyükçe bir dalga girdi ve Kenan’ı alıp götürdü. Böylece nefis ve şeytana uyarak, inat ve inançsızlığının cezasını peşin olarak bu dünyada da görmüş oldu.
Demek ki, bir insanın gerçek kurtuluşa ve saadete erebilmesi, bizzat kendi iradesini iyiye kullanarak hidayet yolunu tercih etmesine bağlıdır. Aksi takdirde peygamber oğlu olsa dahi bunun kendisine hiçbir faydası olamaz.
biz de kıskançlığımızdan geberelim şimdi...
:)
TÜM YORUMLAR (34)