Bu sabah gün ağarırken
Koşup geçtim yollarından
Rengarenk taşlıydı kaldırımların
Daha hiç biri uyanmamıştı sevgililerin
Balıkçıların inmemişti kayıklarına
Güneş henüz Köyceğiz’deydi
Belki de oyalanıyordu
Marmaris’te, Turunç köyünde
Mehmetçik nöbet yerinde
Uykusuzluğunu fısıldadı selamında
Bir kızıl tilki su içiyordu Akliman çeşmesinde
Gelinciklerin kokusu sinmişti her gölgeye
Henüz yeni çıkmıştı denizlerin kıralı orfoz
Yeşim kayaların derininden
Günlerdir uykusuzum
Karanlıklarla yıkadım yüzümü
Bir saate kalmaz gelir Babakale otobüsü.
Ezineden kalkalı bir saate yakın oldu
Geyikli’den balık kokularına bürünüp
Kestanbol’da kaplıcalara uğramıştır
Kösedere’den ekmek alıp
Babadere’den Hilmi’nin peynirini
Kırmızı kayalarını aşımıştır Tuzla’nın
Yollarda traktörler
Taşıyordur bahçelere umudunu
Mustafa amca, Naime teyze
Aysel’le Birsen de inmiştir ovaya
Tuzla köprüsü
Nasıl da gururlanmıştır akan suya
Çakılların arasında oynaşır şimdi
Gümüşe bulanmış kefallar
Gülpınar uyanmıştır sabah ezanına
Güneş artık Akliman’dadır.
Gözlerim ufuklara yaslanır kan çanağı
Ümidim bu otobüstedir gelirsen
Artık balıkçılar da uyandı uykusundan
Kayıklar birbirinden telaşlı
Dalgalar hırçın
Kayalar umarsız
Ağlar salınır nazlı nazlı
Baba burnu ile Midilli’nin koynuna
İhtiyarlar toplanıyor Mesut’un kahvesinde
Gözleri yoldadır
Kim bilir kimin gizliden gizliye
Bir benimki aşikare
Ezine-Babakale otobüsünün sesi
Sedir çamlarının iğnelerinden döküldü
Tozu dumanı kendinden önce gelir
Kucaklaşır Babakale’nin burçlarıyla
Hafif bir kıpırdanma oldu köy meydanında
İki çocuğuyla bir kadın indi
Bir elinde kar beyazı çanta
Diğerinde yılların özlemi vardı
Benim yolcum
Belki de bir başka sefere kaldı...
Göztepe,16 Şubat 2006
Turan GökmenoğluKayıt Tarihi : 28.2.2006 20:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
antoloji ailesine de hoş geldiniz diyorum..
TÜM YORUMLAR (1)