Eski, parlak bir güneş doğardı toprağımıza,
Baba, parmak uçlarıyla beslerdi çiçekleri. Toprağımızda güllerimiz vardı;
Eski güneş, toprağımızdan doğardı.
Hemen önünde uzun kıvrımlı bir dere;
İçinde gümüş sırtlı, eti sert balıklar
Yem oluyordu yılanlara.
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla