eskiden buse çiçekleri açardı suratım da, en güzeli de dudaklarım da açardı! bakışımı sevdiğini söylerdin; gülerdim, gülüşümü de severdin.....
artık kalmadı hiç biri, senin ardından bakışım da gülüşüm de gitti, o gün mıh gibi aklımda şimdi...
kendi ellerimle götürmüştüm seni, daha önce de gidişlerin olmuştu, ne bakışlarımı ne de gülüşlerimi almıştın yanına, yanına ufak bir çanta alıp veda etmeden giderdin, çok geçmeden geri; dönerdin. o gün veda etmiştin!
o gün bavullarını hazırlarken, ben ölmeye çalışmıştım, ölmedim ama bavullarını taşıdım tren garına. sen de iki bavul dolusu eşya, ben de bir tren dolusu hüzün almıştım yanıma....
tren garı hep mezarlık gibi gelir bana, tren gelir herkez orada, tren gider çesetler kalır ortada. hepsinin hikayesi farklıdır ama ayrılık var orta da; koyuyor insana..
o gün son bakışında şamar otları bitmeye başladı suratımda. zaten o eski gülüşüm de bakışım da yok artık. giderken yanına kalbimi de almışsın yeni farkına vardım. öldürmekse amacın başaramazsın...
azrailim sensen, sana vermem bu canı, çırpına çırpına yaşarım bu hayatı sana inat..
kaç kere alnımın ortasına sıktın gittiğinden beri, kaç kez kalbimi söküp aldın, kaç kez bu bedenden başımı ayırdın; ölmedim!
azrailim sensen, sana vermem bu canı, çırpına çırpına yaşarım bu hayatı sana inat!
Tunay KaracaKayıt Tarihi : 10.1.2006 23:00:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!