Azra Bebek... Şiiri - Halenur Kor

Erciş, Van, cehennem kuyusu...
Taş ve toprak yığınları yutmuş umutları,
Kanı çekilmiş yüreklerin...
Gökleri yırtıyor feryâtlar....
Her yer toz duman...

Gözlerde korkunun donmuş izleri...
Fal taşı gibi açılmış gözler,
Dudakta kalmış sözler...
Acılar yükseliyor duman duman...
Gökyüzüne asılmış soru işaretleri
Günah kokuyor...
Sarkıyor gözümüze girercesine...
Neden?

Toprak, taş yığınlarının arasında ılık bir nefes...
Kuş gibi...
Ilık, süt kokuyor...
Kalbinde küçücük bir kuş çırpınır gibi,
Gözlerinde anlamadığı bir karanlık,
Meme arıyor minik dudaklar...

Minicik ayakları üşümüş,
Kanadına sığınmış anasının,
Ürperiyor...

Açılan gedikten uzanıyor eller...
Dokunuyorlar minik bir bedene,
Ellerden akıyor şefkât pınarı.
Çekip, çıkarıyorlar tutup gün yüzüne,
Ürperiyor buruşuk cılız bacaklar...

Önce gözleriyle tutunuyor hayata Azra Bebek...
Uzatıyor kibrit çöpü parmaklarını,
Onu hayata bağlayan ellere dolanıyor
Serçe kuşlar gibi...
Tekmeler savuruyor küçücük ayakları,
Sanki, kara bulutları başından kovar gibi...

Sarıyorlar, sarmalıyorlar
Tüm yüreklerin sıcaklığıyla,
Okşuyor gözler,
Sevinç gözyaşlarıyla yıkanıyor kem talihi...
Çırpınan yavru kuşlar gibi sıcaklığını arıyor,
Sıcak kanadını arıyor anasının...
O daracık göğüs kafesinden
Karanlıklara dağılıyor bir ince çığlık...
Duy beni annem, gel al diyor...

Ve o şefkâtle uzanan eller
Tutuyor sıkıca anneyi,
Kucağında soğumamış yavrusunun sıcağı,
Boş kalmamalı bir annenin kucağı.
Acı dolu bakışlarında sorular,
Gözleri araştırırken etrafı,
Altıncı hissiyle biliyor,
Bekliyor kucağına alacağı ânı...

Doya doya süt içiyor Azra Bebek,
Minnetle bakıyor gözleri,
Kim demiş küçücük, anlamaz bir şey diye,
Bakışları söylüyor her şeyi...

Annesinin göğsüne yatmış şimdi,
Şu mahzun duruşuna bir bakın.
Acı haberi vermiş melekler,
Gözlerindeki yaşı sormayın sakın...

Azra Bebek büyüyecek,
Annesinin dizlerinde sıcacık...
Ama başını okşayamayacak babası,
Bir yanı hep sızılı kalacak.
Resimlerinden tanıyacak babasını,
Kim bilir,
Uyurken koklayıp öper belki babası,
Saçlarını okşar sessizce,
Bekler gün ağarana dek...

Hayat sana hep gülsün bundan sonra,
Artık ağlama,
Acıları çok bu dünyanın,
Ağlayıp annenin yüreğini dağlama...
Hep gül artık,
Hep gül Azra Bebek,
Tüm sevgilerimiz, gülücüklerimiz sana hediye,
Yürü hayata, güzelliklere,
Git sevgiyle hep emek emek...

29 Ekim 2011