Şafağın en kızgın hali
Göz boyar kızıl kızıl
Gölgeler uzun uzun
Kısalır yavaş yavaş
Gün tepede sıcak sıcak
Herkesin vardığı hakikat hayalimidir
Yoksa hayal olan hakikate ermekmidir
Sırları bilmekmi mühimdir
Yoksa bir sır olmakmı elzemdir
Tozlu bir sayfayı kırıştırdım
Buram buram hasret kokar
Bir askerin sadakatli sevdası
Burktu yüreyimi
Beklemek ne acı sey
Sevdan kavrururken yureğini
Iple çekmek,durmuş zamanı kendine
Gözle görmek ,fırtınaları denizde
Duymamak ,kulaklarla aşkın sesini
Dokunmak,değmeden ölümün tenine
iple çekmek uzağı yakına
Vurulup denizler zincire hapsedilmiş sahile
Binlerce yıl yerinde köpürüp durur
Bu Issız denizlere martılar konar
Yanlizligi giderilir denizin
uçurumlar dibinde
Mahsur deniz martıları
Bir gün ölmek istersem
Siirlerimde katledeceğim kendimi
Ve o gün sen bile okuyamıyacaksin
Tıkanacak boğazına kafiyelerim
Bedenin hoş görünür gözlerime
Ne kadar çirkef olsada sözlerin
Hoş gelir,gönlüme gözel gözlerin
Görmesede gönül gözün gözlerimi
Hep hoş gelir görünenin ötesindeki
Şairler şiir açmış
Gönül ıslatıp
Güneşten uzak
Bahardan uzak
Üsüye üşüye şiir açmış
Gökyüzünün aydınlığına kandık bazen
Akan suları izledik saatlerce
Ve Ölü denizde yürüyenleri gördük
Şişik bitkin gözlerimizle
iki adım ötemiz çennet bahceleri
Kalkamaz olduk bazen ağır geldi bedenmiz
Küçük bir takayla Aldım bu kararı
Issız upuzun kırışik ve geniş bir yol
Salına salına fırtınalarda
ölüm kokuyor deniz
köpürmüş çok kızgın
Balıklar ürkek
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!