Azizeye Ne Oldu Şiiri - Xxx Yyy

Dilsiz hikâye, gürültülü gölgeler peşinde sürüklenir
Kalbi dizginleyen rüzgârın, saçlarınla oynayarak savruluşu
Biçare gözlerim bir aşka sımsıkı kapattığında kendilerini
Bir parçamı çalan yalanlar silsilesine şans vermiş bulundu
Sev, ellerinde eriyip ayaklarına dökülene dek sev onu
Bir gün boynuna bağlı hayaller ipi kesilmeyecekmiş gibi sev

Kırlar içinde boylu boyunca uzanan kadife tenli azize
Berrak suya yansıyışın, saklamayı dilediğim tek mucize
Bir şefkat yağmurusun sen, sessiz yürekleri konuşturan
Böyle kara bulutu vücudumdan nasıl temizlerim, bilmiyorum inan
Gör, böyle zambağın senin vadine konmayacağını
Koparıp almak istesen dahi onu mahvedip geri alamayacağını

Yalvarıyorum sana, aklımdan onun tüm tozlarını sil
Tutamadığım bir çiçekti, yapraklarına erişmeye uğraştım
Onun gözünde yerim en kara gecenin de koyusu
Göz gözü görmez bir hücrede akşam ayazının kokusu
Al, sana kibarlıkla istediğinde verilmeyenleri
Kalbine merhem ne varsa tereddüt etmeden al hepsini

Günler bacaklarımı birbirine yaklaştırıyor
Bitap fakat necabet içinde yüzünü benden kaçırıyor artık
Birkaç eski pranga ondan kalan tek kokuyu da götürdü
Anılarım kendine çekti beni, ve ikimiz orada yaşamaya başladık
Kaç, seni cahil bir içgüdüyle koparan adamdan
Kaç sene yaşaması beklenir ki gözyaşlarıyla büyüyen fidandan

Takvim yaprakları seni izleyen bu gözler ile kanatlandı
Dokunmaktan aciz avuçlarımla büyüdün ve serpildin narince
Yüzüme bakmayı reddeden bir çift göz ve yarım bir akıl ile
Bu gece hafifçe bırakacağım seni hayallerin eşiğine
Git, tökezlemeden git bu cehennem kıyısından
Kalan senelerini yarım geçir, lanetle beni gittiğin yoldan

Her şey dileğimdi fakat bu iki el sağ bırakmadı tek bir şeyi
Mutluluğumu tamamlayan o beyaz, tatlı beden de kalmadı yanımda
Göğün en aydınlığına yaraşan azizenin gözlerini kapattım anca
Şimdiyse yığılmış vücuda bakarak nereye kaçacağımı bilmiyorum
Yalvar, yakar, bir zamanlar gözüme hoş gelen bir zambaktı o
Gözlerimin önünde bir fahişe gibi yandı, hiçbir zaman doğmamıştı o