Göğsüm ağrıyor diyor Azize teyze, göğsüm
Duramıyorum, dayanamıyorum bu acıya diyor
Koca çınar altmışlık Azize teyze minik bir kuş gibi çaresiz çırpınıyor!
Hani güçlü kuvvetli,hani taşı sıksa suyunu çıkaracak derler ya onun gibi işte
Heybetlimi heybetli…
Nefes alamıyorum,ölüyorum diye feryat ediyor
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
cok duygulanarak okudum evet evladin hep hayirlisini istemek gerekiyor cinsiyet gozetmeksizin konuyu guzel islemissiniz tebrikler duyarli olusunuzuda kutluyorum sevgiyle.
muzeyyen baskir
Nefes alamıyorum,ölüyorum diye feryat ediyor
Göğsünde, sol yanında yumruk kadar bir organla savaş veriyor
Yaşlı gözlerle, yüzünde yardım ister bir ifadeyle aman diliyor
İnsanoğlunun acziyetini ortaya koyuyor
İşte biz buyuz, bundan ötesine gücümüz yetmez diyor
Mevlaya yakarıyor
Mrhaba Meryem Öner Kıribrahim değerli dost güzel bir paylaşım kutluyorum sizi ne mutlu size insn gibi insanliğiniza ,yardım severliğinize,yaşlı Azize el üzatmanız onun rahatsızlamasına üzülmeniz insani duygulardır bu duygu sizde varoldukça başarılarınız daim geleceğiniz daim olacak.Ben sizi defalarca kutlarım şiir e duygularınızı katarken kalemınızı ve zekanızı güzel kulanmışsınız neticede değerli bir eser oluşmuş.
Teyzeye acil şifalar sizin o iylik dolu yüreğinize bin selâm
Saygılarımla
Mehmet Çobanoğlu
tabiki yaşlı insanlar eski toprak derler çok güçlüdürler irade bakımından sohbettleride çok güzel olur kalemin daim olsun sevgilerimle tam puan
Güzel bir paylaşım kutluyorumselam ve saygılarımı sunuyorum
selami
Öldü diyeceksiniz diye korktum
Tebrikler iyi insan paylaşım için
teşekkürler Muhabbetle selamlarım.
Bedri Tahir Adaklı
Rabbim emeklerinizi boşa götürmesin kardeş.Şifa dağıtmaya vesile olan yüreğiniz ve elleriniz kavi olsun inşallah.Tebrik ev saygım ile.
Sizinle,duygu yüklü yüreğinizle gurur duyduğumu ve meslektaşım olarakta çok çok daha gururlandığım daha önce de söylemiştim.Daima sevgi,saygı,fedakarlık,sabır isteyen mesleğimizi büyük bir özveriyle yaparak ve bu insani duygularınızı dizelerinize taşıyarak dillendirdiğiniz için size taaa yürekten sevgiler saygılar.Nice Azize Ayşe Fatma teyzelere,Ahmet Mehmet Ali amcalara sağlık ve acil şifalar diliyorum.Kaleminiz hiç durmasın,hep yazsın sevgili Meryem.İyi ki varsınız.Sevgi ve saygılarımla....
İşte bu diyorum insan mesleğine bu kadar düşkün olursa yaptığı işi bu kadar derinlerde hissederse hem o mesleğnde en büyük başarıları elde eder, hemde gözlemlerini bu kadar güzel duygusal bir dille şiirleştirip anlatır. Bunu yapabilecek kadar insancıl duygular taşıyan sevgi dolu güzel yüreği içtenlikle kutluyorum. Bütün Azize teyzelerede sağlıklar diliyorum.
Çok şükür diyorum.
Ah kızım ah diyor senin gibi evlatlarda varmış demek diyor
Dualar ediyor…
Çok yordum seni,hakkın çok geçti bana gül yüzlüm diyor
Tebessüm edip,Allah senden razı olsun,gülen yüzün solmasın kızım diyor
Helallik istiyor
Böyle bir duadan sonra tüm yorgunluğum bir anda geçiyor
gönülden bir dua almak ne güzel..
hayatını bile değiştirir...
Bu şiir ile ilgili 39 tane yorum bulunmakta