Azık Var mı Bu Sefere Çıkmaya?

Azık Var mı, Bu Sefere Çıkmaya?

Mukim değil, misafirsin şu yerde
Kalmak yoktur, yeryüzünde bir ferde
Bir kaderken, bu hakikat her ser’de
Azık var mı, yolculuğa çıkmaya?

Yolun uzun, yolculuksa çok çetin
Bekler seni, sefer sonu bir atin
Apansızın, kesilirse biletin,
Azık var mı, bu sefere çıkmaya?

Bu cihanda, yaşayıp da haybeye
Koymamışsan, yol azığı heybeye
Denilince, “Gidiyoruz hey!” diye
Azık var mı, de sefere çıkmaya?

Varken onca, hayallerin düşlerin
Sıra, sıra bekliyorken işlerin
Ecel gelip, kapanınca iş yerin
Azık var mı, bu sefere çıkmaya?

Hayat nedir, bir bilene sormadan
Sağa sola, seğirtirken durmadan
Melek derse: “ Yeter artık dur Nadan!”
Azık var mı, de sefere çıkmaya?

Kuruyorken, arza sığmaz hülyalar
Görüyorken, nice absürt rüyalar
Mevla derse: “Senin vaden bu kadar!”
Azık var mı, bu sefere çıkmaya?

Lakayt, lakayt, duruyorken dinine
Melek-i mevt, geçiverse önüne
Götürürse, apar topar sinine,
Azık var mı, de sefere çıkmaya?

Değil iken, asla bu iş sırayla
Değil iken ve de kat’a kurayla
Ve meşgulken, malla mülkle parayla
Emir gelse, azık var mı sefere?

Cihat ŞAHİN
11.01.2023-İZMİR