Pes doğrusu hakikaten pes...önce noktasına virgülüne dokunmadan size aşağıdaki haberi ve ardından bir vatandaşın yaptığı yorumu paylaşmak istiyorum, daha sonra kendi yorumlarımı ekliyeceğim, çünkü bu ülkenin vatandaşı olarak bundan oldukça rahatsızım, bu duyarlılığım sadece tek taraflı görüşlere değil, benim düşüncelerime ve felsefeme hitap eden siyasi görüşler içinde geçerlidir.Burada amaç kimsenin şahsında hakaret etmek, saygısızlık etmek değil, demokrat hakkım olan düşünce ve eleştrilerimi paylaşmaktır.
'....RTÜK Başkanı Akman'ın üyeliğinin düşürülmesine ilişkin talebin toplantısının son gündem maddesinde ele alındığını anlatan Darendeli, 'Sayın Zahid Akman 3984 sayılı kanunun 9. maddesinin son fıkrası gereğince, görevden çekilmiş sayılmasını gerektirecek işlem ve eylemler olduğu iddiasıyla 3 üst kurul üyesi arkadaşımızın dilekçesini görüştük. O dilekçeyle ilgili 19 Eylül'de de aynı konu gündeme gelmişti. Dilekçe sahipleri aynı arkadaşlardı. Bugün gelişen yeni olaylar karşısında yeni bilgi ve belgeler olduğu iddiasıyla arkadaşlarımız konuyu yeniden gündeme getirdiler. Bu dilekçenin işleme koyulup koyulmayacağını oyladık. Oy birliği ile gündeme aldık. Sayın Akman, toplantının bu bölümüne kendi isteği ile katılmadı. Dilekçeler iki bölümden oluşuyordu. Dilekçe sahiplerinin iddia ettikleri yeni delil ve belgelerin RTÜK Başkanı'nı görevden almaya yeterli olmadığına, yönetmeliğimizin 18. maddesi gereğince daha önce görüşülen ve karara bağlanan husus doğrultusunda yeniden bir karar alınmasına gerek olmadığına karar verilmiştir' diye konuştu. Darendeli kararın 3'e karşı 5 oyla alındığını belirterek, bu kararda yargı yolunun da açık olduğunu söyledi.
Yorumlarınız
(Bu bir başka haber sitesinden alıntı olduğu için, yorum yapan kişinin izni olmayacağı düşüncesiyle adını yayımlamıyorum)
Satarken güllerini,
Alırken alın terini.
Yırtıktı elbisesi,
Ayağında terliği.
Tamamıyla haklı olduğunuz varsayılsa bile meselenin anlaşılmasında yeterli olmayacaktır.Bir kişi ve bir olay üzerinden yargıdaki keşmekeşi anlamak ve çözmek neredeyse imkansızdır. Anayasa ve diğer yasalar mahkemelerin hiçbir şekilde etki altına alınamayacağı emir verilemeyeceği yönlendirmede bulunulamayacağını kayıt altına almışsa da uygulama bunun tam tersi yönde olmaktadır. Diyelim ki bu etkiden de kurtardık ve mahkemeler salt vicdanları ile haraket ettiler. Doğruya yani adalete yine de ulaşamazsınız! Çünkü memleketimizde vicdan eğitimi verebilecek etkin ve yetkin bir müessese bulunmamaktadır.
Yuregınıze sağlık saygılarımla ustad
Yorumlarınızda tamamen haklısınız ama......
Nerede o Adaletin tecellisi !
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta