“Li min binêre!”
Gardiyan, bugün de olanlar oldu mu, yerimizde mi sayıyoruz? Mapus zor be gardiyan. Şu tuğlaların dişlerinde kaç tane sırrım uyuyor biliyor musun? Şu parmaklıklara kaç kez sardım kollarımı hatırlamıyorum. Aklımın kara tuvaline çizdim bir güvercin resmini, özgürlük portresini.
.
Günlerim sigara gibi tükeniyor ve ben tiryakiyim bilir misin? Sararak içerim günlerimi ama hepsi birbirinin aynısı be gardiyan, farklı olan yok. Bugün kaç masum vuruldu? Annemler kışa hazırlık yaptılar mı? Çocuğumun notları nasıl, dersini dinliyor mu? Ya sen gardiyan, bugün vücuduma yine imzalar bırakacak mısın? Hergün imza değiştirme ama gardiyan, canım yanıyor.
Gardiyan peki ben.. neyse,
Sana sorarım sormasına da otuzüç cümlelik ömrüm kaldı. Gökyüzü uzun zamandır uğramıyor bana gardiyan, kalbi mi kırık yoksa?. Gardiyan bana neden hiç misafir gelmiyor? Güneşi özledim, geceyi, yıldızları ve yıldızlardan da güzel çocuklarımı özledim. Karanlık duvarlar dişlerini gıcırdatıyor geceleri gardiyan, korkuyorum. Parmaklıklar bana çaresiz hissettiriyor, ben mapusumu bahçede yaşayamaz mıyım? Gardiyan senin hapsin için kaç para ödüyorlar? Bana da öderler mi bir gün, özgürlüğüme kaç kuruş verirler? Hasret yüreğime hançer oluyor. Hergün canımla beslediğim güvercinlere nolacak? Peki ya Mehmet Ali’nin verdiği şiir kitabı, onu kim okur ki şimdi? Şiirleri öksüz bırakmak istemiyorum Gardiyan..
“Serî mî dejena Dâye, wulay ez şewitîm..”
Ne zaman çıkarırsın beni? Gece yanığı cümlelerimi vasiyetime değil, anneme göndereceğim mektuba yazmak istiyorum Gardiyan..
Hayat ve yaşamanın hasreti saçlarıma karlar yağdırıyor.
Koşarken bacaklarımın sızlamasını, güneşin alnımı ağlatmasını ve şu ellerimin kabuk bağlamasını özledim gardiyan.
“Ji min re bêje!”
Ne zaman azad olacağım şu dip, vasat hayattan?
Kayıt Tarihi : 7.5.2022 13:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!