Nerden başlar bu gedanın tarihi?
Nerde büyür bu kendiliği ezen ağırlığın endamı?
En tenha yerinde hayatın, en zifiri şafağında, bıçak gibi yasladın ya beni yaşamasız boşluğuna.
Hangi zindan boy ölçüşebilir şimdi içimdeki tutsaklıkla?
Hangi karanlık daha kesif olabilir göz gözü görmez bu kör siyahlıktan?
Bir yağmur mu ıslatıyor beni yoksa bir ölüm başlığı mı?
Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var:
Yaşadın mı, yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi
Sevgilin bitkin kalmalı öpülmekten
Sen bitkin düşmelisin koklamaktan bir çiçeği
İnsan saatlerce bakabilir gökyüzüne
Devamını Oku
Yaşadın mı, yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi
Sevgilin bitkin kalmalı öpülmekten
Sen bitkin düşmelisin koklamaktan bir çiçeği
İnsan saatlerce bakabilir gökyüzüne




dehşet uzun bir şiir okudum..bir daha okudum aynı şiiri..eve ekmek götürmeyi unuttugumu hatırladım...çıkıp gitmeliyim
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta