Mevsim mevsim kıyafetin modası,
Ne giysen denizde ne giysen karda.
Perdeler, mobilyalar, halılar, tablolar
Tozlanıyormuş gibi eskiyor sanki.
Alttan ısıtmalı üstten soğutmalı.
Misafirden yalıtımlı rahat evler.
1000'den 1500'e çıkıyor arabanın beygiri,
16 silindir nefesini kesiyor gazlayınca.
Kaçıncı nesil işlemci, ne biçim SSD.
Çıkıyor bilgisayarların her saat yenisi.
Telefonlar daha da hızlı eskimekte.
Kaç megapiksel kamera, kaç inç ekran.
Gezmeyi istersen hiç durma,
Hızlı uçak, kürekli tekne, nostaljik tren var.
Afrika'nın güneşi, kutupların kuzey ışıkları,
Kamçatka'nın doğası, İtalya'nın tarihi var.
İstersen dünya kazan sen kepçe.
Ah bu reklamların gözü kör olsun.
Hep büyütüp duruyor kıçımızdaki donu.
Sonra serpilip gelişiyor içimizde.
Renkler gibi hastalığın her tonu.
Zamanda, zihinde, yatakta, yürekte.
İnsan da kullanılıyor, eskitiliyor artık.
Kısacası durum böyledir işte.
Önceden bazıları sonradan görmeydi,
Şimdi ise herkes az sonradan görme.
02.01.2021
Kayıt Tarihi : 3.4.2021 03:10:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!