Keşmekeş bir adam oturuyor yüreğimin orta yerinde
Geceleri uyumuyor, ıslak ve gergin bir kızarıklık sinmiş gözlerine
İstiyor ki bir fotoğraf gibi donup kalsın bazı anlar
Çökeltilmiş buzul taşların arasında kayboluyor; zihninde anılar
Korkuyor yarım kalan cenklerin depreşmesinden
Güneşin siluetine sığınıyor bir makber sükutunda
Hüzün çarkının dişlileri arasında öğütülmekte yine gönlüm.
Puslu gözlerimle seçemediğim satırlara eklemeye çalışıyorum çalınmış umutları.
Taşı özgürlük adına sıkan eller gibi bırakmıyor acıyı yüreğim.
Aklıma gelen her şey gözyaşı diye akıyor içime.
Çaresizlik mi bu kulaklarımda çınlayan ses yoksa sabır için olgunlaşan bir uğultu mu?
Üstüme düşen her gölge bir yük, nasırlı omuzlarımda…
Ben güneşi hep bulutların ardında gördüm
Sorumluluklar yüklenirdi sisli günlerde , korkudan ürperen yüreğime
Yanımdan hiç ayrılmazdı yalnızlık
Hayaller birikirdi düşümde hem sınırsız
Kelimeler yetmezdi bazen , gökyüzüne ısmarladığım dileklere
Üşürdüm , mevsim güze durduğunda
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!