Bir mermer parçasıydın sen,
Yıllarca sabırla yonttum.
Yusyuvarlak kafatasın çıktı,
Gözlerin,kulakların,saçların,
Ağzın,burnun,dişlerin yoktu.
Upuzun kolların,ayakların çıktı,
And içme Tanrı adına,
Konuşup,tuz biber ekme yarama.
Sus,inkar etme boşu boşuna,
Ruhum nasıl esir oldu sana!
Yalvarıp,küçülme artık,
Doğruluk sana ırak.
İnce ruhlu,tatlı arkadaşım,
Tesadüfen senle tanıştım.
Her şakana,bakışına alıştım,
Yaşantıma renkli ışıklar saçtın.
Musuki dostu,duygu yüklü,
Yarın yine kollarında
Olacak mıyım?
Doya doya dudaklarında
Kalacak mıyım?
Gözlerini pınarlarına
Dalacak mıyım?
Nerden gördüm seni,
Gelip gözlerime oturdun,
Nerden duydum sesini,
Hergün kulağıma çınladın.
Nerden gülümsedin bana,
Dudağıma adını yazdın.
Aşk dediğin nedir,sen bilemezsin,
Karanlık denizlerde akıntıya kapılırsın,
Aşk volkanından püsküren lav parçasısın,
Depremiyle sallanan sabır ağacısın.
Aşk dediğin nedir sen bilemezsin,
Bilmiyorum kaç yıl geçti?
Kaç mevsim,kaç hafta,kaç aydı?
Yaşımız nasıl da geçiverdi,
Sinsi zaman,lehimize işlemedi.
Döneceğine bir inanabilsem,
Tanyerinin ağardığı yerde,
Böyle olsun istemiyorum,
Aramızda ulu dağlar,denizler,
Yüzlece şehirler,ovalar,
Aşılmaz engeller olmasın,
Yalnız ikimizi,bizi yaşıyalım.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!