Sığıntım ol demiyorum sana
Olacaksan yıkıntım ol.
Yorulmak istemiyorum ama
Bu yolda da çıkıntı bol.
Takıntım ol demiyorum sana
Olacaksan sıkıntım ol.
Birgün bu pencerede kimse olmayacak.
Bir başına soluyacaksın bu şehrin havasını.
Bir zamanlar sana dar gelen dünya, içine sığmayacak.
Sen de bulacaksın birgün başının belasını!
Ben bir yağmurum;
Gücüm var seni ıslatacak kadar.
Ama yağmayacağım.
Yağmama izin vermiyor bulutlar.
Affet...
Sana şiir yazsam hakeder misin?
Söylesene dertsin, ya keder misin?
Aynını ben yapsam hazmeder misin?
Sen böyle herkesi cezbeder misin?
Birşey söyleyeyim ama darılma:
Lütfen hayatımdan defolur gider misin!
Aramıza dağlar girmiş ne yazar!
Sensiz hayat bana tabutsuz mezar.
Deseler birinden işitsem azar
Sanma ki bu gönül unutur seni.
Resmine bakarken görseler beni,
Bu saatte balkonda ne işin var diyeceksin,
Bu şehrin gecesi güzel gündüzünden.
Biliyorum asla dönmeyeceksin.
İçiyorum işte senin yüzünden!
N'aptıysam kendime yaptım.
Foluma girdım yok ses.
Yoksun uşağum yoksun!
Bensız alduğun nefes
Çüruk patates koksun!
Döniyrım sola -sağa.
Herşeyden önce beni büyütenlerin sevgisi lazımmış bana.
Ondanmış kaybolan bir çocuk gibi ağlayışım.
O yaralı çocuk nasıl da saklanmış ardıma.
Oysa hep ben onun ardında kalmışım.
Sığmadı gözyaşlarıma...
Alnımın teriyle soğutsam da gözyaşlarımı,
Bir el aşağı çekiyor omuz başlarımı...
Ölümü yaşadım ben, daha ölmeden.
Kendi tabutumu yüklerken sırtıma
Geleceği bir gemi misali demirledim rıhtıma.
Sayıştık da ebe oldum
Sen kaçınca kovalayacak.
Bak sen de eğlence buldun
Durup durup oyalayacak.
Ebeyim, kaçabildiğince kaç.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!