Emekli şiir sever...
Yurdun üstü, kara duman, bürümüş,
Nice yiğit, bu toprağa, yürümüş.
Millet etmiş, bir ölümcül, yemini,
"Ya istiklal, ya ölüm"dür, o günü.
Bir kuyruklu yıldız kayar gecenin atlasından, ☄️
tozlu bir anı bırakarak evrenin hafızasına.
Biz, kıyıda durmuş,
o anın pırıltısını yakalamaya çalışanlarız. ✨
Zaman, derler, bir nehirdir.
Sözü sevda, gözü hep aynı pınar;
Sanırsın ki âlemi o yarattı.
Her şiirde aynı rüzgâr, aynı çınar;
Özde nedir, sözde nedir bilmiyor.
Bir ceylan sekişli, ahu bakışlım,
Yollarım uzadı, varılmaz oldu.
O şirin dilleri, baldan akışlım,
Gönül yarasından, sorulmaz oldu.
Yüce dağlar başı, tozar dururdum,
Sazım telin inlet, coşar vururdum,
Enginler hayalim, yazar dururdum,
Bilmez idim ömür, geçer bu yollar.
Paslı pencere...
Paslı bir pencere pervazında geçti ömür,
Dirseklerimde bir hayatın yorgunluğu.
Ne gelen vapurlar aldı beni bu şehirden,
Senin varlığında
Alışılmış her şey bir adım geri çekiliyor
Ve hayat, daha önce fark edilmemiş bir renge bürünüyor.
Sanki bir odanın ortasına
Dostum,
Avucumu açıyorum sana,
İçinde ne dün var ne de yarın.
Sadece bir an;
Madra Dağı'nın zirvesindeki rüzgârın fısıltısı,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!