Saçlarımda gümüşten pırıltılar
Gözlerimde sonbahar hüznü
Heybemde hatıralar
Gidiyorum yar.
Sen itiraf edemediğin gerçeklerinle
Gönül bekler durur yıllar boyunca,
Bir güzeli ister huylu huyunca.
İncinir, kırılır kıymet bilmezler,
Dikenin hesabını güle sorunca...
Hiç bir şeyde gözüm yok
Sade duru özüm var.
Sevgiye giden yolda
Yüreğime sözüm var.
Köşe bucak kaçsa da
Yastığa baş koyduğunda
Kabuslara daldığında
Vicdanına sorduğunda
Söylesene rahat mısın?
Öldürdün dünü bugünü
Ben seni hiç düşünmedim
Kelebek yüreğim.
Sende hep suskun
Hep mahzun
Öylece bekledin.
Oysa kaç kez
Güneşin sıcaklığına sakla
Ve her gece bir yıldız koy yastığının altına.
Benim için.
Olur ya,
Zemheri gününde buz tutarsa bedenim
Ve karanlığa gömülürse gülüşlerim
Hani bazı anlar olur ya,
Haykırmak istersin avazı çıktığınca
Hey! Koca dünya!
Ben de varım inadına.
Hani içinde küçük bir kız saklanır
Oturdum hesap gördüm
Geçen yıllara sordum
Çarptım böldüm çıkardım
Alacağım var benim.
Kaç mevsim geldi geçti
Biri var çok uzaklarda
Yaşamaktan yorgun
Kahkahalarını hatırlarken herkes
O şimdi suskun
Maviye hasret
Kırmızıya tutkun.
Hak'kı tek doğru bilip,
Haramdan uzak durup,
Alnı açık başı dik,
Dolaşamaz her adam.
Renk renk çiçeği görüp
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!