Ayşe kız Şiiri - Şeyhmus Sait Aydın

Şeyhmus Sait Aydın
102

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Ayşe kız

Azap Ramazanın kızı oldu dediler
Soğuk höllüğe belediler
Dogduğunda çileydi alın yazısı
Yoktu anansının sütü
Ala inegin
sütüyle beslediler.

Ayşe anamız gibi kısmetli olsun diye
Adına ayşe dediler

Baba el kapısında azap
Sabah beş akşam sekiz çalışmakta,
kışın koyun kuzu mal,davar,
Baharda,ot, çayır
yazları ekin ekenekte
Zamanla yarışmakta

Bir yıl hasan aganın kapısında
bir yıl mehmet aganın
sekizine basınca anladı
zorlugunu süt sagmanın,
tezek yapmanın.
.
hani adını ayşe koymuşlardı
haniya bol olacaktı kısmetin
Bahtı açık kısmeti bol
Ayşe Kızı olacaktın memleketin
.
Okuma yazma netsin ayşe kız
Babası azap,
Anası ırgat
Okul onun neyine
Alfabesi olmazki
Aga kapısında yetişen beslemenin.

Beliklerine Güneşin sarısını ördü anası
Gögüslerinde Anadolu ayvası
Ve mahzun gülüşlerle buzülen dudaklarında
Kiraz meyvası.
Yaş onbeş
Başında ergenlik sevdası.

Aganın genç çobanı
Gözleri siyah’mı siyah
kömür karası
Yanakları al al
Ayşeyle yatar ayşeyle kalkar
Azap ramazanın kızıdır
uykularında gördüğü tüm rüyası

çobandır kendisi ama
Azap ramazandan neyi eksik
Çobanlıktır meslegi
Bugüne bugün altın bilerzik

Davarı suya indirirken
kavalıyla çaldıgı nagme
Akşam olup sürü
yaklaştıgında köye
Hep ayşeye seslenir ezik mi ezik.

‘’Altın saçlarına gönül bagladım
Sevdicegim beni Anla nolursun
Aşkımı kavalla seslemdiririm
Gönlüme gönlünü bagla nolursun.; ;

Ayşenin umrunda degil
Ne yanık yanık çalan kavalın sesi
Nede kendine seslenen çoban bestesi.
Ayşe hülyalarda
Ayşe başka Dünyalarda

Ayşe,aganın evinde seyretmiş dizileri
Nesine gerek çobanın ezgileri

Serpildikçe serpiliyor ayşe kız
Sarı saçlar mavi gözler bir afet
Çoban dahil tüm köy genci yanıyor
Yaş on dokuz,
Ayşe kız’ sa bir afet.

Cobanı hiç görürmü gözü
İnsan gibi yaşamı istiyor özü.
Büyük bir şeherde yaşamaktır hülyası
Babayı azaplıktan kurtarmak
Anayı ırgatlıktan
Sevdiği bir erkek olsun kocası
Birkaç cocuk
İnsan gibi yaşamaktır rüyası

Sabahın seherinde birgün
Takıyor bohçasını koluna
Atıyor kendini şeher yoluna,

Bindiği otobüsün şöförüne veriyor ilk meyvasını
Sonra kaldıgı otel katbine
Şimdi Ayşe kız otuz yaşında
Ve
Hatırlamak istemiyor ilk günden sonrasını.

Nice ilden ile atıldın
Rüyan gerçek olmadımı Ayşe kız
Nice hal bilmeze satıldın
Hala çilen dolmadımı ayşe kız.

04.078.2004

Şeyhmus Sait Aydın
Kayıt Tarihi : 7.8.2004 12:20:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Aysun Asar
    Aysun Asar

    Azap Ramazanın kızı oldu dediler
    Soğuk höllüğe belediler
    Dogduğunda çileydi alın yazısı
    Yoktu anansının sütü
    Ala inegin
    sütüyle beslediler.

    Ayşe anamız gibi kısmetli olsun diye
    Adına ayşe dediler

    Baba el kapısında azap
    Sabah beş akşam sekiz çalışmakta,
    kışın koyun kuzu mal,davar,
    Baharda,ot, çayır
    yazları ekin ekenekte
    Zamanla yarışmakta

    Bir yıl hasan aganın kapısında
    bir yıl mehmet aganın
    sekizine basınca anladı
    zorlugunu süt sagmanın,
    tezek yapmanın.
    .
    hani adını ayşe koymuşlardı
    haniya bol olacaktı kısmetin
    Bahtı açık kısmeti bol
    Ayşe Kızı olacaktın memleketin
    .
    Okuma yazma netsin ayşe kız
    Babası azap,
    Anası ırgat
    Okul onun neyine
    Alfabesi olmazki
    Aga kapısında yetişen beslemenin.

    Beliklerine Güneşin sarısını ördü anası
    Gögüslerinde Anadolu ayvası
    Ve mahzun gülüşlerle buzülen dudaklarında
    Kiraz meyvası.
    Yaş onbeş
    Başında ergenlik sevdası.

    Aganın genç çobanı
    Gözleri siyah’mı siyah
    kömür karası
    Yanakları al al
    Ayşeyle yatar ayşeyle kalkar
    Azap ramazanın kızıdır
    uykularında gördüğü tüm rüyası

    çobandır kendisi ama
    Azap ramazandan neyi eksik
    Çobanlıktır meslegi
    Bugüne bugün altın bilerzik

    Davarı suya indirirken
    kavalıyla çaldıgı nagme
    Akşam olup sürü
    yaklaştıgında köye
    Hep ayşeye seslenir ezik mi ezik.

    ‘’Altın saçlarına gönül bagladım
    Sevdicegim beni Anla nolursun
    Aşkımı kavalla seslemdiririm
    Gönlüme gönlünü bagla nolursun.; ;

    Ayşenin umrunda degil
    Ne yanık yanık çalan kavalın sesi
    Nede kendine seslenen çoban bestesi.
    Ayşe hülyalarda
    Ayşe başka Dünyalarda

    Ayşe,aganın evinde seyretmiş dizileri
    Nesine gerek çobanın ezgileri

    Serpildikçe serpiliyor ayşe kız
    Sarı saçlar mavi gözler bir afet
    Çoban dahil tüm köy genci yanıyor
    Yaş on dokuz,
    Ayşe kız’ sa bir afet.

    Cobanı hiç görürmü gözü
    İnsan gibi yaşamı istiyor özü.
    Büyük bir şeherde yaşamaktır hülyası
    Babayı azaplıktan kurtarmak
    Anayı ırgatlıktan
    Sevdiği bir erkek olsun kocası
    Birkaç cocuk
    İnsan gibi yaşamaktır rüyası

    Sabahın seherinde birgün
    Takıyor bohçasını koluna
    Atıyor kendini şeher yoluna,

    Bindiği otobüsün şöförüne veriyor ilk meyvasını
    Sonra kaldıgı otel katbine
    Şimdi Ayşe kız otuz yaşında
    Ve
    Hatırlamak istemiyor ilk günden sonrasını.

    Nice ilden ile atıldın
    Rüyan gerçek olmadımı Ayşe kız
    Nice hal bilmeze satıldın
    Hala çilen dolmadımı ayşe kız.

    bugüne kadar nasıl farketmedim bu harika eseri!
    sevgili abim malum bayram, misafirler yoğun,biraz dolaşmaya çıkıyoruz akşama döner dönmez ilk işim Yürüyen Merdiven'de yorumlamak üzere bu muhteşem ötesi şiirinizi yorumlamak üzere kağıda aktaracağım, naçizane bir bayram hediyesi, kabul buyurursanız eğer,
    saygılarımla...


    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Şeyhmus Sait Aydın