Sanki yüzün gölgesinde kalmış güneşin,
Parlıyor nur gibi bedenin
Kıpkırmızı kesilmiş ellerinin değdiği yer
Kalbim hiç,
Gerçek duyguyu his etmedi
Her bayram toplaştığımız dede evinde,
Curcuna kalabalıkta cılız sesli bir çocuktum
Öyle bir zamana denk geldik ki,
kalpler boş,
gönüller boş,
yürekler boş.
Anlayış sıfır
Merhamet sıfır
Benliğimi evde bıraktım
Yamalı picamam
Sırtımda çocukların hırkası
Sorsanız ben kimim?
Herkes birşey ya hani
Bende birşeyim evet
Ne önü ne ardı var bu gidişlerin,
Yüzde buse buse sevincin..
Buruk buruk hüzünlerin.
Bir Haziran sıcağı buralar
Obalar yok olalı asırlar geçmiş
Ne kin kaldı, ne öfke, ne de ihtiras
Bir mabede yolum düşeli...
O günden beri divaneyim
Hasret bir taşa olamaz
Yeri doldurulması gereken
Bir manaya olmalı
Avucumu açıp seni bekliyorum
Ey benim masalsı peri kuşum
Aç kulağını iyi dinle!
Üzme ve üzülme
Üzdürtme...
Şu uçsuz bucaksız
Sonsuz duraksiz
İki minik el kavuştu birbirine
Ellere bakarken iki boncuk göz çarptı gözüme
Bukadar masum olamazdı hiç kimse
Hiç kimse senin gibi koca yürekli ve küçük olamazdı,
Kimse senin gibi büyük düsünemezdi
Senin yerini kimse tutamazdı çocuk!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!