Senin yokluğun, varlığından güzel.
Keşke gerçekten varlığın olsaydı özel.
Sanma ki bu fakir düşündüklerinden bihaber,
İnkâr etsen de bu gönle gelir gaipten haber.
Sen, “sen” dedim gönlümle, seni diledim.
Kırgınlıkla savaştayım, bitmeyen,
Arzu halimi anlatsam da bilmeyen.
Bu gönle seni almışım bilmeden,
Çık ömrümden, daha fazla tüketmeden.
Kırgınlık dediğim şey nedir, bilirmisin?
Göçerken geride bıraktıkların aglasin,
Göçmenin ne olduğunu sen de anlarsın.
Bazen acı olur, bazen hicran; unutmayasın,
Bazen de canına can olur, bırak hayat aksın.
Acı,ızdırap dolu ayrılıklarla yoğrulurken,
Aşık ol, aşkı tanı; içinde kalakalsın.
Maşuk...ellerini tutamasın,
Gözlerine bakamasın,
Sana asla dokunamasın.
Her sabah farklı yanasın,
Bir kalem, bir de kâğıt aldım elime,
Tane tane yazdım ne geldiyse,dilime,
"Ne oldu sana?"diyip herkes güldü halime;
Bilmezler ki, ruhum paramparça, oldu virane.
Gururlanma hiç, yazdıklarım senin aleyhine;
Çok müsaitti kalbin benim için sevilmeye.
İstemeden aldım seni bu fakir gönlüme.
Varlığın hediyeydi sanki benim ömrüme.
Hep melek gibi göründün kör olmuş gözüme.
Bu müsaitlik benim için uzadıkça uzadı.
“Sen sen değilsin bu bedende,” dediler,
Rabbe bu denli yakın olduğumu bilmediler.
Ne istersem, ondan geldiğini görmediler;
Bu gönül ne dilerse, Mevladan diler.
İşim olmaz mal, mülk, para, dünya ile;
Koskoca dünyada bir ben varmışım gibi,
İnsanları duyamaz oldum eskisi gibi.
Bir türlü anlam veremedim bu halime,
Rüyadaymışım, hiçmişim, yokmuşum gibi.
Allah’ım, yalvarırım, uyandır beni bu rüyadan.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!