Bugün
Sayfa 1: Popas Kuyusu – İlk Nabız
Yukarıdan gelen akşam serinliği, Popas kuyusunun taş bedeninde çatladı. Kuyu susmadı, Fadime’yi izliyordu. Ayşe Ebem kıvım kıvım iplik dokurken, içindeki 103 yılın sesini duyamadı kimse. Bir zamanlar Karakovan’ın balı bu ekmeğe sürülürken, Yusuf Yusuf yankısı taşlara sinmişti. Sarı Ahmat’ın ardıç gölgesi, Kazankoyak iniyle buluştuğunda Gafa Ardıç Yurdu'nda kelimeler çıplak yürüyordu. Saramayaksı’da Asar yeli, sabahı doğuracak kadar sabırlıydı. Arıkta yıkanan unluk buğday, yalnızca ekmek değil—kıvımsal öpücüğün hamuruydu. Gapama pişmişti, ama duygu hâlâ çiğdi. Fadime’nin alt dudağı titreyince, metin devrimle sustu. Ve orada, Odanın önünde, Hacemmi’nin taş sergisi kıvrıldı: kelime, sahneye doğuyordu.
çan eğrisi tersten işlemekte
tümlüğe eksik zamanlara kucak;
kırka iki kala keşfim
bir dehliz, beynimin çıkmazında...
uzaktan bakan benim
Devamını Oku
tümlüğe eksik zamanlara kucak;
kırka iki kala keşfim
bir dehliz, beynimin çıkmazında...
uzaktan bakan benim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta