Güzelim bahar, tasanı ver bana.
Ver ki, güneş tam açtığında -
Geldiğinde yaz, deniz mevsimi geldiğinde;
Huzurlu çıkabilesin kendine.
‘Dertleri yutan
Bir derin kuyu hali’ gibi
Yüreğim, dibi gözükmeyen;
Günden gelen, güne giden,
Gecelerin çelimsizleştirdiği.
Şimdi plajda uzanıyorsun,
Denize koşmaya hazırlanıyorsun;
Güneş gözlüklerini çıkardın
Ve sabitledin bakışlarına ‘tüm
Kum okyanusu’nu ve insanlarını onun:
İçi gülüyor gözlerinin,
Sımsıcacık gülümsemen:
Buz gibi bakıyorsun:
Dedin hepsine “Doğrulun! ”
Hemen sonra,
Sıcacık güneşle ıslanmış -
Fazla beklemez ısınmaya
-Serin Ege Denizi’ne doğru koştun.
Ben senin ‘güneş gözlüğü camlarının
İç çeperi’ydim, camlar bendim:
(O camlar bendim.
Derin kuyuyu o siyah camlara
Ben
Gizlediydim)
Benden doğru hep, bakmıştın
Denize,
İnsanlara,
Koşmak için.
Ve gözlükleri çıkardığında
Yine denize baktın.
Ama gözlükler gözündeyken,
De görmemiştin beni yine:
Hiç düşündün mü, ama;
O gözlükte vardı belki, büyük hata -
Fakat yoktu suç
-Fakat camlarda yoktu bir suç:
Sen ki, uç!
Para gibi su basan hörgüç,
Derin kuyu.
*
Yatarken şezlongda sırt üstü,
Gözlerin kapalı, güneş gözlüklerin gözünde,
Uyumuyordun.
Senin ama uyumayan ruhun; ‘kapalı, dinlenen
Gözlerin’e güneş gözlüğü neden iliştirilsin?
Sonra kalktın
Ve hiddetle ve büyük şaşkınlıkla
Koştun denize.
Kayıt Tarihi : 20.8.2004 02:48:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
ama gerçekten kurulancümleler teşbihte hata olmazsa esas anlamda bir ülke kurmak kada meşakkatli gelecektir birilerine. Öyle ki yüreğinin yansımasını görünce GÜNEYDEN de biraz değinmişama bu şiiri anlamakta zorlanacaklar hatta zorluk çekmekle kalmayı anlayamayarak burun kıvıracaklar.
bütün burunları kıvır yeterki:
Ayrılıkların olgunlaşmamış sürecindeki sessizlik ve kavga hali'nin yaz mevsimine yorumlanışı:
senle kalsın....
çünkü sen üstesinden geleceksindir.
Mustafa Çelebi ÇETİNKAYA
harikasın...
anlayana...
TÜM YORUMLAR (3)