Giderken bıraktığın kara topraktı, bir de alnımı yakar güneş.
Oysa içimde yangınlar oluşmuştu, oysa kızıl bir düş ormanıydı düşüncelerim, kara kış korkusu düşüncelerim, kara kış korkusu gibi daralmıştı içim yalnızlığımla.
Sen sevgili, yaz günlerini yaşamayı vaat etmişken kara kış ayazında bedenim.
Bu gidişti, senin bana kalan yangınlardı.
Şüphesiz bir de yaşam senin olarak kaldı, öyküler ise bana kalandı.
Bakmak, sadece bakmak, geçmişin ardında kalan gölgeliklerden bakmak.
Biri bir koca görür rüyasında:
Yüz lira maaşlı kibar bir adam.
Evlenir, sedire taşınırlar.
Mektuplar gelir adreslerine:
$en Yuva Apartmanı, bodrum kati.
Kutu gibi bir dairede otururlar.
Devamını Oku
Yüz lira maaşlı kibar bir adam.
Evlenir, sedire taşınırlar.
Mektuplar gelir adreslerine:
$en Yuva Apartmanı, bodrum kati.
Kutu gibi bir dairede otururlar.