Senden kalan eski bir vazoyum
yere çarpıp kırdığından beri
artık tamiri zor bir kalp taşıyorum
paramparça dolanıyorum
rüzgarın savurduğu yöne doğru
rüzgar kırbaç gibi suratıma vuruyor
gecelerin esrarına karışan kederimi
bir esinti alıyor beni
büyük kentin kocaman kaldırımlarına
bir sülük gibi yapışıp kalıyorum
bir asker hikayesine dönüyor mevsimler
bin kez ödüyorum her dakikada
bin kez ölüyorum kayıp yaşamımda
tam bulmuşken giden sevgiliyi
ey sevgili nerdesin, neden yoksun
bir yaz gecesine umudumu asıyorum
şafağı bekliyoruz beraberce
yaz gecesi ağır ağır zamana akıyor
zifiri karanlık sarıyor tüm benliğimi
sen de yoksun yitiksin
büyük kentin küçük bir barakasına
kendimi salıyorum
Sessizlik kalıyor bir aşktan
payımıza düşen
ay şavkını vuruyor sadece
puslu bir yalnızlığın içinden
alıp başımı gidiyorum
kaldırımlar şahit oluyor
gözlerimden dökülen her damlaya
derlerdi erkekler ağlamaz diye
yalanmış oysa her günüm
sulu sulu geçiyor
sensizlikle tanıştığımdan beri
sabahları martılara emanet ediyorum
geceler artık yarim
sırdaşım oluyor tan yeri
içimde büyüyor o güzel gözlerin
sus, konuşma! yüreğim sus
biliyorum sığmıyorsun
şu yalan dünyaya
bırak vursun ayrılık tam onikiden
sen kal yaralı, kan revan içinde
Bir daha gelmez eski günler
çoçukluğum, gençliğim, hatıralar
hele bir de sevmişsen birini
deli divane olmuşsan onun için
o da vurmuşsa kapıyı arkasına bakmadan
sualsiz kalmışsındır
dımdızlak bir başına
rengarenk ışıklı bir kenti aşkın diğer adı
ilk günler pembeydi her yer
tutunduğun bir daldı sevgili
sonradan düştü gönül sayfamıza
bir yağmur tanesi
karardı gökyüzü bulutlar girdi aramıza
ayrılığa vurdu zamansız gelişmeler
şimdi ise kapkara bir gökyüzü
var önümde
bir yıldız bile yok
umuda yolculuğa çıkayım
belki demek bile zor geliyor
en iyisi kabul etmek
rüzgarın savurduğu yöne gitmeyi
Son bir umut benimkisi
belkide dönersin diye gelirim kapına
ay yüzüme vurur sana ait hatıraları
elimde bir gül ile kalırım bir başıma
nerdesin ey ruhi güler yüzlüm
nerdesin ayın bile imrendiği hükümranım
dağların ardından çıkagel
bir rüzgar eşliğinde sayfama
ruhumu okşasın rüzgar kanadı ile
süzülen mis kokun
gözlerin dokunsun memleketime
aydınlansın tüm sokaklar
saçların sarsın bedenimi
saçların savursun
içimde kor gibi büyüyen elemimi
bir gün dön gelde
karnaval şehri olsun baktığım her yer
adım umut, yüreğimde var bir umut
belkide gelirsin diye her akşam
bakarım yıldızlara
yıldızlar söner, yıldızlar kaybolur
yüreğimde bir hayal kırıklığıyla
yaşarım tek başıma
Kayıt Tarihi : 30.11.2009 10:51:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Umut Gizli](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/11/30/ayrilik-siiirleri.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!