Ayrılık Şiiri - Yorumlar

Hayat Şemi
31

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Saçıma örerim ayrılıkları,
Ayrılık rengini çizip gitmişsin.
Beyaz çiçekleri yeşertmek için,
Sen gözyaşlarını döküp gitmişsin.

Her an buğday gibi büyür ayrılık,
Büyür usul-usul o, sen göreli,

Tamamını Oku
  • Abdulvahap Yektir
    Abdulvahap Yektir 03.11.2011 - 09:24

    Tebrikler üstadem gönlüne sağlık..Allah kimseye ayrılık vermesin amin ecmain...

    Cevap Yaz
  • Abdulrızak Kılıc
    Abdulrızak Kılıc 01.09.2011 - 10:17



    şirinizi türkü yaktım
    ve haz aldım can

    yüreğinize sağlık
    vesselam...

    Cevap Yaz
  • Hüseyin Parlakdemir
    Hüseyin Parlakdemir 27.09.2010 - 11:48

    Saçıma örerim ayrılıkları,
    Ayrılık rengini çizip gitmişsin.
    Beyaz çiçekleri yeşertmek için,
    Sen gözyaşlarını döküp gitmişsin.

    Her an buğday gibi büyür ayrılık,
    Büyür usul-usul o, sen göreli,
    Benim yüreğimle barışa gelmiş,
    Senin gözlerini küsen göreli

    Çok çok güzel olmuş o kadar güzel anlatmışsınki bu iki kıtan banbaşka olmuş tebrik ederim kalemin daim olsun

    Cevap Yaz
  • Reyhan Özdemir
    Reyhan Özdemir 27.04.2010 - 11:49

    KEYİFLE OKUDUM ZARİF YÜREĞİNİ SOĞUĞA VERDİM ÜŞÜDÜM AYRILIK CİVARLARINDA BİR ZAMAN SEVGİMİ AYAĞA VERDİM ÇOK GÜZEL ANLATIM KUTLUYORUM

    Cevap Yaz
  • Hüsamettin Sungur
    Hüsamettin Sungur 26.04.2010 - 23:29

    Başarılarınızın devamını diliyorum

    Cevap Yaz
  • Hikmet Çiftçi
    Hikmet Çiftçi 13.03.2010 - 00:20

    Ya sabır Allah’ım, ya sabır…
    Ayrılığın rengini sorsalar zannımca çok farklı renkler, belki de bütün renkler tek tek sayılacaktır. İnsanın o anki ruh haliyle yakından ilgili bir algılama olurdu veya geçmişte yaşanılan ve çok derin izler bırakan bir olayın rengi. Ahmet Haşim için ayrılığın, hüznün rengi “kırmızı”dır mesela.
    Sizdeki de beyazlara bürünmüş, sizin sevdiğiniz sarı’lıktan da uzaklaşarak beyazlara bürünmüş bir ayrılık ve rengi. Saflık, duruluk. Biraz da kabullenmişlik, sükûnet rengi beyaz. Ayrılığın rengi olmuş dizelerinizde.
    Beyaz çiçekleri yeşertesin, renklendiresin diye gözyaşlarınla sulaman sana görev addetmiş, o sevgisine sahip çıkamayan kıymet bilmez biri…
    Ne güzel bir ifade, ayrılığı saçlarına örmüş olmak. Saçlarını ayrılık örükleriyle tutam tutam işlemek, şekillendirmek, baş tacı yapmak…
    Ekilmiş bir defa ayrılık tohumları gönül tarlasına. Boy verecek büyüyecek. Bir tohumdan onlarca, onlarca, onlarcasından yüzlerce olacak. Hep artacak, hep artacak ayrılıkların yükü, arttıkça da buğday misali boyunlar bükülecek hasretle…
    Hatırlanmamak olur muydu boynu bükük ayrılığın hüznünü, özlemini görüp de… Yüreğimle barışa gelmiş o küskün gözlerini göreli…
    Güneşli günlerin soluğu, nefesi yansın. Ayrılık çekenler için güneşli günlerin güneşi değil, ayrılığın acısı gönülleri yakandır, her bir nefes alev alev çıkandır. Yüreğini rahatlatmak gerek biraz. Bir serinlik vermek gerek bu yakan ayrılık alazına. Ayrılık öylesine bir mekan, öylesine yaşanılan bir zaman ki, için için yaksa da insanın bedenini; ruhunu dondurur bu âlemin içine düşmüş olanların. Gurur bırakmaz, öz bırakmaz, kişilik bırakmaz ayaklara düşürür bu ayrılık belası kara sevdalıyı; bu sonsuz, bu çözümsüz iptilayı…
    Ayrılığın hüzünlü iptilâsı…
    Bu gece tef gibi koca bir dolunayı götürür, hüznün makamı segâh eşliğinde derinden derine, gönüllerdeki hasret yığınlarının yanmalarından geriye kalan külden tepelerle… İçindeki kalan bir zerre kor, ayrılık rüzgârıyla ne kadar suskun kalır, o da bilinmez… İşte derinlerde küllenmeye bırakılan sevdanın ateşi bitmiyor ah be şairem, bitmiyor işte…
    Kerem, sözünün eri, ellerini sürmeden Aslının gelinlik düğmelerini sazıyla açmaya söz vermiş ve açamayınca da içten öyle bir “AHHH!!!” çekmişti ki, “çektiği “ah”ıyla tutuşup yanmamış mıydı…Aslı da Kerem’in küllerini saçını süpürge etmiş ve bir araya toplamak için silmemiş miydi?.. Sonra da bir kor parçasıyla tutuşup yanmamış mıydı?..
    Sen de ister ayın akışına yükle bu hasretini, istersen bir şarkı tuttur segah makamında, aşkını haykır ay ışığına, belki yıldızlar şahit olur yanıp yakılışına…
    11’li hece ölçüsüyle yazılmış çok anlamlı ve çok muhteşem bir şiir. Bestelenmeye gerçekten değer hoş bir güfte özelliğinde bir şiir. 6+5 durağı da ahengine ayrı bir ahenk katıyor. Sadece 2. dörtlüğün 2. dizesindeki “o” kelimesinden sonra konulan “,” işaretini kaldırmak daha doğru olur diye düşünüyorum. Durağı bozan sadece bu işaret. Anlam bozulmaz, bence.

    Biraz üzerinde durulsa Türkiye Türkçesine de uyarlanabilir.
    Sağ olunuz değerli şairem. Gönlünüz, ilhamınız, duygularınız şiir dünyasının atan kalbi olsun.
    Saygı ve sevgilerim sizlere köprü olsun hanımefendi.

    Cevap Yaz
  • Hakan Avşar
    Hakan Avşar 28.02.2010 - 11:35

    Güneşli günlerin soluğu yansın,
    Zarif yüreğini soğuğa verdim,
    Üşüdüm ayrılık civarlarında,
    Bir zaman sevgimi ayağa verdim.

    Bu gece tef gibi götürür ayı,
    Bu gece inler segah üzerinde,
    Seni yüreğimin derinliğinden,
    Çıkarabilsem bir ah üzerinde.

    Çok güzel dizelerdi şair dost, kutlarım sizi.

    Cevap Yaz
  • Taylan Akalın
    Taylan Akalın 06.02.2010 - 20:33

    Tebrikler

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 8 tane yorum bulunmakta