Ayrılalı Ne Kadar Oldu Ki?
Ayrılalı henüz bir saat olmasına rağmen,
Hayatıma felç vurdu sanki.
Yine nöbetteyim,
Ama
Ne ben eski ben,
Ne de nöbet eski nöbet.
Tüm acılarım susgun
Senin gidişin vurdu beni...
Bilmezdim,
Ayrılığın bu denli beni acıtacağını.
Bilmezdim,
Ruhumu kara zindanlara kapatıp,
Zincirlere vuracağımı.
Şimdi
Ayrılığın ertesinde,
İki saat nöbetlerim yıllara dönerken,
Saniyeler aylar misali,
Zaman intikam alıyor benden...
Soruyorum sana,
Düne kadar 'HAYIR' hayatımızda yokken,
Bugün neden gidiyorsun?
Bilmiyorum ki,
Yalnızlık mı sardı ruhumu?
Çekip gidişin mi?
Yoksa beni kendine esir edişin mi?
Ne istedin yaşadığımız en güzel günlerden?
Paylaştığımız duygulardan?
İçtiğimiz sudan?
Soluduğumuz havadan?
Ve
Kendinden?
Ve
Benden?
Sen,
Katilisin geleceğimizin,
Doğacak güneşin,
Yarının,
Yarınlarımızın...
Bilmiyorum,
Mantığına mı yenik düştün?
Yoksa inadına mı?
Ama bildiğim tek bir şey var ki
Sen, bu aşkı kaldıramadın,
Yaşananlara hançer vurup,
Yalanlara sığınarak kaçtın.
Ve SEN
İkimizin de KATİLİSİN
KATİL...
Kayıt Tarihi : 20.9.2010 20:49:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!