Aynalarda anlık anımsananlar

Düşen çocukluğumun kanayan dizlerindeki sızı gibi
aynalarda anlık anımsananlar
biran yüzüme yapışan ağlamaklıklar
yüzümün alev alev titreyişi
bir iç içe geçtiğimiz anlarda aklıma üşüşen sorular
bir de içimde hala o çocuk yaşar
o hala küskün, hüzünlü ve alıngan

Sana akmakta zaman sana durmakta mekan

Konuşmak sevişmek gibi açık olmalı
anlatmalı, şimdi zamanı
bir gömü var içimde büyülü ve hüzünlü
bir anneye düşen can kadar meşru
bir anneden düşen can kadar meşru
anlatmalı her şeyi anlatmalı bu son dem
anlatmalıyım sana ne kadar acıktığımı
kelimelere yüklemeliyim kalp ile aklettiklerimi
o kelimeler kelebekler gibi şen
o kelimeler sarmaşıklar gibi sevişgen

şimdi çok renksiz ve tatsızım sen yoksun
bakışları içe gömüp duygulanmak yok
yok öyle sırılsıklam sevişmek
çeyiz sandığında naftalin kokusu var
bir mesafeleri inciten bakışların gözlerimde
bir de bayram yerlerine çıkan patikalarda bir hışımda büyüyen çocuksuluklar