Aynalar Şehrinden Can Kırığın

Hayrettin Taylan
1968

ŞİİR


23

TAKİPÇİ

Aynalar Şehrinden Can Kırığın

Her gece rüyalarıma sarılan gelmenin bebeği olursun.
Her gece sen... Paramparça özlemlerimden birazcık uyumak kalır sonrasında.
Sensiz bir rüzgar çarpar yüzüme, senin nefesin sanır,uyanırım,uyanıklığa sarılırım.
Sen yoksun... Kilitlenir hayaller, haller, acınma ve yokluğun.
Sen yoksun...

Zaman git gide uzar masallara, masal biter, sehere kuşlar uçar. Sabahın olmasına dahalar var.Gece uzun hava söyler.
Beklemek bir çeşit ölmekmiş öğretiyor hayat.
“Sen yoksun... Bu bana her gece binlerce ölüm demektir. “

İlk kez tutuğum ellerinin sıcaklığı, ilk kez baktığım gözlerinin ışıltısı üstüne acı bir karanlık düşmüş.

Bir aşk salına binip salına salına gittin..Dünyaya sığmayan kederimle yapayalnızlığımın suskularında susamış bir beklemişliğin ermişiyim..Sen uzak bir fiyortta dantel dantel yalnızlığını örüyorsun kırgınlıklara. Kıyılarını gözyaşlarınla aşındırıyorsun, çarpıp ağladığı yerde dalgaların.
Neden omzumda ağlamıyorsun ki,uzat ellerini avuç içlerim sensiz çatlamış.

Gözbebeklerin çaresizliği hançerliyor, gözlerim bakışlarından yaralı yarim.

İki ömrün karesindeyiz iki ayrı ve büyük yalnızlıktan oluşuyor kavuşamadıklarımız.
Her şey aslında başka açıdan hesaplanır,sorgulanır.Ven kümeli hesapsızlıklar vernikli yüzler. Ruhu kavuran yoksulluk. Yalanların yılanla öpüştüğü kemirici anlar, şanından bir zanlı daha eksildi aşk tayfasından.

Her şey,anlamsız ve boşluğu yumurtluyor çaresisizce.
Gerçek olan şimdi senin yokluğun ve benim sana olan anlatılmaz,ölçülmez,biçilmez, tükenmez tutkum.

Senin seslenişini özledim, yeniden bugün sen benden önce kalk demeni içerledim.Bak nasıl artıyor kalp atışlarımı,gel koy elini vicdanımın üstüne,orda kaldırma, yağmur gözlüm.
Bütün sokaklarım senin ayakların izlerin, sen gideli bu sokağa zülal damlalar inmedi.
Bu şehrin yalnızlık caddelerinde senin levhaların asılı her yere.
Ela gözlerin trafik işaretleri olarak kullanıyor. Ben orda gönüllü trafik polisi.Seni soruyorum gelip geçene 'Görmedik' diyorlar.Ne acı,hiç kimse seni görmüyor.
Anlasalar sana olan yakarışlarımı seni nasıl özlediğimi bilmiyor demek.Bu kalabalık neden yüzümde seni sorguluyor,ara bulursun.Sabret gelir.
Volkanlarıma ders veriyor tutuşmalar, ormanlarımın küllerine adını yazıyorum.

Bütün güzeller salıncağımı sallıyor, ben senin salıncağından, ben senin alıncağından düşmüşken.

Seni düşünde düşlerimin fizyonları varmış,bir gün atom olacaksın ve düşeceksin Nagazaki’me.Horişima diğer yanım.Henüz orda aşk yok, sen yok, sensizlik yok gül parem.
Karartılar içinden özlemli sesin geliyor,şehir uykuda,kaldırımlar yalınç suskular seriyor,hayatın vaveylası oluyorsun.
Bir ışık yanıyor özlemli gözlerinin uzaklarında
Harap topraklarımın üzerinden bir nemli bulutun geçiyor.Bir damla gözyaşın değiyor,değinilerime.Çorak düşüncelerime Nice’den son söylem oluyorsun.
Beni okurken,Nice’nin anlaşırlarında aşk yok ki gülüm.
Şimdi umutlarım varılmaz uçurum diplerindeki mayınlara asılı,yeniden bir aşk yolculuğu için mayınlarıma basmayı denemiyorsun.
Ben yeniden yapamam…Git başka pınar başlarında bekle, bir güzel salına salına gelir kurak beklemelerine.
-Git yeni bir hayat kur, kumruluk sanatımız son imgesi buymuş.
-Gitmek, gelmenin aynada taranmamış halidir gülüm.Bende taranacak gelmeler var, sevmeler senle süslenecek.
Yalnız sensizliğin kaybolduğu korkunç mağaralarda hayallerim aynası düştü.
Dur basma yüreğimin yeni aynasına.Dikkat et orada.Ki benim, senin mağarandaki derin sularına düşen Yusuf adılında.Derin bir oh çek, zamandan ve mesafelerden seni çekiyor ellerim.Bir çığ düşmüş, düşlerine beyazların o yüzden üşüyor karanlık kavuşmalarda.
.
Sonra dağlar çöküyor anılmadığımız her ana.Dağlanıyor beklentiler, senden eklentili buluşma ovalarından yalnız senli baharlar yüceliyor.
Aşklar devriliyor
Tutkuevi yıkılıyor
Altında kalıyor sevdamız.
Gel diyor ilk defaların,son bakışların, pişmanlık amanların.

Her gece gözlerim tavanda bir noktaya dikilmiş,yıldızlıktan aya, aydan dünyaya, dünyadan bana dönüşünü formüle ediyorum.
Seni düşünüyorum, ayna şehrinden.
Bir gün can kırığının beyazlanmış saçlarını taramanı bekliyor şiir gözleri.
Ayna şehrinden,güzelliğinin ışıltısında kırılmışlıkları tara, bir ömür için, yollarımı ara süslenmiş güzel geleceğize.

Hayrettin Taylan
Kayıt Tarihi : 26.6.2009 18:54:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hayrettin Taylan