.
Sayalım bugünü günlerden ölüm!
Dalalım seyrâna günboyu bugün.
Bâri 1 delildir,veyâhut dönüm;
Ola ki gerçekten gelirse ölüm...
Bi' elde âh olsun bi' elde vâh'lar;
-Mümkün mü? ..Değil de,gezelim bugün...
.
SAYALIM BUGÜNÜ GÜNLERDEN ÖLÜM
(SÂHİBİN ÖLÜM YILDÖNÜMÜ)
*
Hatırla,şu senin yirmilik resmin!
Ne güzel çıkmışsın...bakışın derin.
Sehpanın üzeri hâtıran kokar,
Albümler sen dolu...bakarlar bugün...
Değil mi,şu senin Sımıtci Nahum!
Bak yine un karar...börekler lokum!
(Yanına verdim mi demlice çayı...)
Sen gibi uğramaz...ararlar bugün...
Yağmur yok...güneşli...havalar iyi,
Müşteri basmıştır dükkanı şimdi.
(Bi' uçum baksak mı geçmişken hani?)
Sen yokken boş işler...yok gerek bugün.
Pazar var...kamyonlar kapatmış yolu.
Ezelden sevmezsin sen zaten bunu.
(Mandalin,portakal,greyfurt...-Uu!)
Çıkalım pazardan...günü mü bugün?
Okulun kapısı hıncahınç dolu.
(Derler ki,senin kız okullu oldu.
Maşallah serpilmiş uzamış boyu...)
Ne de çok konuştum...alınma bugün.
Akıllı adamdın...bilirdin işi.
Yolağzı mezarın...buluşma yeri!
(Birazcık kıprasan görürsün şehri.)
Benim ki lakırtı...üzülme bugün.
.
Trafik uzuyor...kaza mı olmuş?
Kuzguncuk Sâhili balıkçı dolmuş...
(Kefalle çinekop bol imiş derler...)
Sen yokken,pek çıkmaz...takılma bugün.
İstersen geçelim karşı yakaya,
Sarıyer Tarabya sâhilboyuna.
Eyüp'e Haliç'e...Sarayburnu'na.
Sınır yok gezmede...gezelim bugün.
Fâtih'e Balat'a Taksim'e bile.
Değişmez; neresi der isen işte!
Bilirim,hiç yüzün gülmedi...gördüm!
Fırsat bu fırsatken eselim bugün.
(İstanbul yetmezse,Edirne! ..Mekke!
Olmadı Sinop'a...Japonya...iste!)
Akşama az kaldı...bak,her şey mümkün;
Sene-î devriye hükmüne bugün...
.
Ne etsek ey sâhip şu çehren gülmez;
Bir kerre tebessüm etmedin bugün...
...
Sabahtı...ilk demdi...okunan akşam!
Nasıl bir sûkût ki,donuktun her ân.
Sessizlik deryâsı...bu mudur ölüm?
Tek kelâm etmedin...etmedin bugün...
Çok sözü ederken...demedim,yuttum!
Buğuna bi' umut olur mu umdum.
Daha da susarsın...ahâ da sustum;
Şakayı etmekten sıkıldım bugün...
Teselli verirken gözlerim doldu,
Benliğim çökerten ağlaman oldu...
-Ölmedin! ..Aç gözün! ..Mahsustan! ..Yoktu!
Lûgattan ölmeyi silelim bugün...
Şakaydı...uykuydu...ölmedik işte;
Sen benim dostumsun,ölmeden önce! ..
Vesair'zâde (&Zartaboz'zâde)
Ercan KurtKayıt Tarihi : 2.1.2017 11:06:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
https://youtu.be/01fxy7aN_OQ
![Ercan Kurt](https://www.antoloji.com/i/siir/2017/01/02/ayna-nasihatlari-7-sayalim-bugunu-gunlerden-olum.jpg)
Gel biz gök kuşağına yazalım ölümün adını...
Çiğ düşürelim bizi unuttukları sabahlara...
Bırakalım...
Buğulanmış camları,
Yıldızsız geceyi,
Sualsiz çöken gamı,
Sessiz çığlıkları bırakalım...
Bakın!
Anlamsız binlerce birikti dilimde,
Yokluğunun ıstırabı sardı duvarları,
Uykularımı böler oldun karabasan gibi...
Çöken hayalin yüzünden,
Bak gözlerim alev alev yanıyor!
Kelime hazinenize hayran kaldım... Tebrikler...
Ölen dönülmez yerlere gidiyor, ne kadar yalvarsan geri gelen olmuyor. Bize de anılarıyla avunmak kalıyor.
Tüm ölmüşlerimize rahmet diliyorum. Güzeldi okumak. Kaleminiz daim olsun.
TÜM YORUMLAR (17)