........Can dost Rizeli kardeşlerimden bir şey öğrenmiştim. Kunuşma araların-
da ''Aykırı'' kelimesi çok geçerdi. Bir eşya ile uğraşırken ''Öyle koyma aykırı koy'' derlerdi. ''Aykırısını söyledin'' derlerdi ama, ya aykıri ya da aykirı gibi teleffuz ederlerdi.
.......Bu aykırı sözü çok hoşuma gitmişti ki alışılagelenin tersiydi. Ezberin bozulması ve ezberin kutsiyetinin geçerliliğinin olmadığını işliyor.
.......Ne olursa olsun yaşamımıza yön veren ya da yeni karşılaştığımız bir şeyi bir de aykırısını düşünelim. Bir şeyi bir de tersinden okursak ve hemen ilk sonuçlarıları ya da yakınını veriyorsa olay, söz, inandığımız şey doğrudur.
Yok doğrulamıyorsa demek ki her şeyi yeniden düşünmeliyiz.
....... Şİmdi şöyle bir konunun aykırısından bakalım:
Zaman zaman ebeveynler zaman zaman öğretmenler, ustalar vs vs çocukları na yanların da çalışan insanlara:
'' Senden adam olmaz.'' yaftasını yapıştırırlar.
Edision 'a, Einstein'e bile böyle laflar edilmiş.
''Senden fizikçi olmaz.''
.....Senden adam olmaz diyen insan nedir? Ünlü bir otoriter mi? Dünyadaki bütün bilgileri yemiş yutmuş mu? Artık bilmediği bir şey yok mu? Bence en büyük cahilliğini gösteriyor '' Senden adam olmaz.'' demekle.
......Senden adam olmaz, diyen bir öğretmeni düşünelim. Öğretmen bunu söylediği zaman iflas bayrağını ta aya kadar çekiyor. Aykırısından düşünür- sek öyle. Acaba öğrenci mi öğrenemiyor, öğretmen mi öğretemiyor, hangisi?
......Ben diyorum ki öğretmen öğretemiyor. Neden? Bir defa öğretmen her insanı bir mastardan çıkmış, bir kalıptan çıkmış varlık sayıyor. Öğretmenim Öğretme tekniklerinin hepsi mevcut mu sende?
......Her öğrenen diğerlerinden farklı bir organizma, farklı dünyası var. Beyin hücreleri, her şeyi farklı.
...... Aynı yöntemleri kullanıp sonra da öğrencine ''Senden adam olmaz.'' dersen ben de aykırısından derim ki:
-Senden öğretmen olmaz.
-Senden usta olmaz.
-Annesin ama senden analık olmaz, babasın ama senden babalık olmaz.
_Senden...
......Öğrenemeyen insan yoktur. Herkes her şeyi öğrenir ama az öğrenir ama çok öğrenir. Bugün az öğrenir yarın çok öğrenir.
Öğretmenin, ustanın öğretme teknikleri sınırlı ise öğrenci ne yapsın. Öğretmen öğrenciyi anlayamıyorsa öğretmen öğrencinin hangi yollarla keşfettiğini, algıladığını anlayamıyorsa öğrenci ne yapsın?
....Öğretmen, usta, anne, baba vs öğretemiyorsa o öğrenemiyor demesin, ben öğretemedim, desin. Aykırısından düşünmek bu.
.....Diğer bir şey var. Okumayı sökemeyen Edison bine yakın icat bulmuştur. Edison ' a ''okuyamaz'' diyen öğretmen Edison'un o gününe bakmış. Sanki Edison'un o günlerdeki performansı hep aynı devam edecekmiş. Oysa beyin gelişiyor, değişiyor. Ünü bir felsefeci(Şimdi hatırlamıyorum adını.) Gördüğünüz bir duvar bir saniye önceki duvar değildir. Onun hareketsiz görünmesine bakmayın. Onda sürekli değişimler yaşanıyor. Cansız varlıklar,her şey her şey değişiyor an be an değişiyor biz durağan sanıyoruz. İnsan beyni de öyledir durağan değildir. Bir öğrenene uyguladığımız yöntem ve teknikler onun için geçerli değilse kabahati ona yüklememeliyiz.
........ Ah bizim Nasrettin Hocamız ne bilgeymiş, ne bilgeymiş. Bilgelerin bilgesi Nasrettin Hocamız insanımıza her şeyi basitinden anlatmış ki anlayalım diye. Mesela hırsız eve girmiş eşyasını çalmış, herkes Hoca'yı suçlamış.
O aykırısını düşünmüş:
-Hırsızın hiç mi suçu yok?
Sevgili Nasrettin HOcamızı bir kez daha anıyorum.
Dostlarıma sevgilerle.
Delta S X
24 Haziran 2010
Kayıt Tarihi : 24.6.2010 14:58:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

çok yerinde tespitleriniz var hocam...
çok teşekkürler.Öğrenmenin sonu yok.
Selam ve saygılar sayın Mehdigil.
çok teşekkürler.Öğrenmenin sonu yok.
Selam ve saygılar sayın Mehdigil.
TÜM YORUMLAR (4)