içim dışım yolculuk
orman olmuş yüzdüğüm dere
içine dalınca açar yara bere
titriyor kuş cıvıltısıyla, kurbağa sesiyle
eğrelti, ısırgan, sarmaşık, kelebek
gökleri deliyor arsız çınar
dikenleri koruyor güzelleri
İzin ver hey ağam ben de gideyim
Ah çekip de arkam sıra ağlar var
Bakarım bakarım sılam görünmez
Aramızda yıkılası dağlar var
Coşkun sular gibi akıp durulma
Devamını Oku
Ah çekip de arkam sıra ağlar var
Bakarım bakarım sılam görünmez
Aramızda yıkılası dağlar var
Coşkun sular gibi akıp durulma
Şiiri okurken Zonguldak gözümün önünden geçti...Sade ve buna rağmen anlatım canlandırıyor ilimizi... Bu da güzel bir anlatım olduğunu söylüyor bana... Tebrikler...
enize uzanan kepçe
yeşile koşan yürek
ve yerin altına inen damar gibi
büyük kazanda nimet arıyor
umudunu hiç yitirmeden
aydınlığı hak eden Zonguldak
Siyahlar içinde ama gönüllerde aydınlık... Güneşlik! İyi ki yazdınız; teşekkürler... 10 puan +ant. Esen kalın...
Çocukluğumdan kalan o şehre ait kömür karası resimlerin bugüne kadar solmamasının nedeni., yer altında dökülen alın terlerinin güneş gibi aydınlığıdır....
Kaleminize sağlık sayın Hayri Sarı...
Şiirinize yorum yapmayı kendime görev bildim. Şiirde adeta Zonguldak insanının profilini çizmişsiniz. Benim memurluğa ilk başladığım il Düzceydi. Özellikle o yörenin insanı Örf adetlerine çok düşkün olduklarını gördüm. Sizi ve şiirinizi kutlarım efendim. Fatih Ataşçi.
Bu şiir ile ilgili 4 tane yorum bulunmakta