Akıp giderken içinden zamanın
Gündüzleri sıcak ve kurak geceleri soğuk ve dumanlı bir şehir
Ve
Ayaz...
Alçı sıva tutmayan yaraların her bedende kanadığı bir iklimde
İnsanlar görüyorum musalla taşı kadar sessiz…
Bir annemin bakışları yollarda
Köşe başında yanıp sönen bir sokak lambası
Bir ihtiyarın sigarasından dumanlar yükseliyor
Bir evin saçaklarından yağmur damlıyor
Bir ölünün yatağı hala sıcak…
Sokaklarda zifiri bir yalnızlık
Terkedilmeye alışmış mezar taşı gibi kalpler
Yaşlarını içine akılmış içten içe yosun tutmuş mezar taşı gibi gözler
Bekleyişlerin her dakikasında uykusuzluğun parmak izi
Her saat sesinde bir vedanın ayak sesleri
Düşünmekli bir hal oturmuş çehrelere
Sessizlik sokuluyor karanlığın her dakikasına
Bütün sevinçler neşesini yitirmiş
Belki feryatlar satır satır boğazlarda düğümlenmiş
Belki de bir yetimin dudaklarında dilsizleşmiş kelimeler
Birer yaprak gibi dökülüp giderken umutlar
Bir ayaz sarmış dört bir yanı dikenli tellerle
Bir ayaz var yüreklerin her zerresinde…
Kayıt Tarihi : 3.11.2013 19:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!