yirmi yıl oldu babam öleli
ve yirmi yıl baba olalı
yarı yarıya doğum
yarı yarıya düğüm
ölüm yarı yarıya
çizgiler içinde aldığım yolda
kıvrıldı işte dümen
aynadaki izime
tarihi yazdı görünmez bir el
delirdi ciğerlerim
içimde boğuldu kâğıttan gemi
rotası bozuk, ayı kayık denizciler çekti ipini
sarhoş balıkçılar tutturdu ağı
çok ağırdı…
çok ağırdı atılan toprak
ağdalı reçel olup bulaştı
kan bağı emek bağı yüzüme
kaçırmayın hanımlar beyler
yarı yarıya şimdi hayat
bir ömür yarı yarıya derken
belki dönülür akşam ufkundan
belki ayılır balıkçılar
çekerler takayı kıyıya belki
kulaçlar diker yırtık rahmimi
bebek fışkırır içinden kim bilir
açar gözünü kocamanından
kırk yaş bebeği
Kayıt Tarihi : 7.9.2004 13:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

saygımla
Çok etkilendim.
Şairin diğer şiirlerinde olduğu gibi bir masal havası isteği mevcut bu şiirde de. Şuurun en dip yanlarının üste çıkma baskısının en koyu hissedildiği böylesi duygulanmalarda her bir şey yeniden ve derinden tanımlanmak istenilir.Veya kendiliğinden içimizde yeni tanımlar doğar.
Çizgi üstünde aldığım yolda
Kıvrıldı işte dümen
Aynada yüzüme baktığım o gün
Tarihi kazıdı beynime görünmez bir el...
Bütün çok özel anlarda olduğu gibi tedaileri şairin kendisinde bir şiir bu..
Ama yine de şairin söylemek istediğinde Nureddin Özdemir in şu mısraları saklı sanki..
Yakan güneş,durgun deniz...hepsi boş
Ölümsüz ve gerçek olan biziz....yalnız biz..
Saygılarımla
Bir şiiri yazılma tarihinin üzerinden süre geçip de yeniden çalıştığımızda içindeki duyguyu değiştiriyorsak , işte bu büyük haksızlık olur bence şiire ve insana.
Ancak zaman geçip de, eski bir şiirinize genel olarak biçimsel anlamda bu süre zarfında edinilmiş bilgilenimlerin ışığında tekrar baktığınızda ondaki (deyim tam yerindeyse) acemiliklerinizi görüyorsunuz. Şiirin zaten bütününde anlattığını bir de düz yazısal sözlere benzer ifadelerle ( eklemeler yaparak ) illa anlatmak gerekliliğini sanıyorsunuz ilk yazılışta. Yani bugün, tek yapılan şey, şiiri biçimsel fazlalıklardan kurtarmak, damıtmak oldu.
Senin fikrin bu anlamda çok önemliydi Tuğba, bu şiirin eski halini bilmen, içselleştirmiş olman ve yakın tanıklıkların nedeniyle. Demişsin ya verdiği duygu aynı. İşte en büyük endişemi (ben dile getirmesem de) olumlu yönden yanıtlamış oldun.
Sağol:)
Sevgilerimle
Aynur Özbek Uluç
Benim ilk okuduğumda aldığım hazla şimdi aldığım haz arasında inan hiç fark yok. Hangi hislerle üstünde oynamalar yaptın bilmiyorum ama. İnan bu halini de sevdim şiirin. İçinde ki erkek at şaha kalkmış gibi bir his uyanıyor bu şiiri her okuduğumda biliyor musun?
TÜM YORUMLAR (15)