Gülün adı vardır sevdası yürek yakar;
Merhaba sana gecenin alacakaranlığından bir demet sardunya gönderiyorum,mevsimsiz kış,birde kendi dünyasından olmayan acemi bir sarhoş narası.Kusura bakma senin tenini izliyorum şimdi.Karbeyaz tenini.Bir kuğu dans ediyor buzullar üzerinde,farklı bir dans bu,kendine özgü,özgürlüğün hakimi.
Dönüşüyor zaman bir martı kadar uçmalı bütün organlarım,ayaklarımın altında koca bir dünya olmalı,dünyam martı,kafesim eski bir kehribar kokusu,tadı kendinden eminken hayata,küstürüldü karınca deliğine ve çıkarıldı ininden ayak izleri.Yürüdü ilerlerken takıldı boşluğa,ayak izleri yok oldu birden.İpucunu elinde taşırdı yaşam,sonra aç bir sineğin kanatlarına bırakıldı ölüm.
Sanamı kaldı ruh acı çekmek,kedere bulanmak.Aşkın esareti yalancı,tutuklu bırakır geceleri,nezarethane dolar boşalır tekrar dolar.Kısırlaşır döngü acının isyanına,sanamı kaldı yumruk atmak ey cehennem bakışlım taş duvarlara,içindeki canavardan uzaklaş,büyüt dış görünüşünün cennetini,armağandır sana yazılmış sevişmeler,layıktır sonsuzlaşmak.İlk değildir bu aması yazılmaz sana.
Sondur.İkliminde kanarım,beyaz bir ten ararım kendi iklimime kar yağdırırım.Sen sesini verdin bana,bense uzaklaştım sessizliğin tınından.
Tek unutmak için acılarımı
Baksana; kırdılar kapılarımı
Yağmalandı kalbim, ömrüm, herselim
Kursuna dizdiler anılarımı
Yenik duştum bu savaşta neyleyim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta