-ayrılık ay gibi sessiz gelir—
hüzzam bir gece acıtırken akşam sefalarının rengini
bölünürken dilim dilim
o gayya kuyusu kesir
çözüp nakışından sevdamızın renkli ipliklerini
kırışalım
hangi renkleri istersin
birlikte sevmiştik kırmızıyı
kokusunda avcunda parlattığın elmanın tadı
erguvanları biz boyamıştık mora
bir Mayıs sabahı
polis düdükleri arasında
al kitaplarını içinde kuruttuğum güllerle
okudum hepsini
-ayrılık ay gibi sessiz gelir—
unutulmuş derbendinde bir dağın
unutur gibi dikenler arasında açan
o mavi çiçekleri
yüzüme çizdiğin gök kırıntısı
senden yadigâr kalsın
ellerime ellerinden
ağzımda öpüşünden bulaşan
cam kırıkları
meşum kuvars
git
parmaklarımın arasından akan su gibi
çarığın, âsan, saçındaki kırağı
senin olsun
bütün renkler
-ayrılık ay rengidir—
bana beyaz yeter
yeter yüzük taşımda
göllenen zehir
Kayıt Tarihi : 7.5.2006 15:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Fikret Şahin
TÜM YORUMLAR (2)