Gökyüzünde ay söndü
Fildişi renginde bir kadın
Açtı yüzünü
Kim olduğunu bilmiyor
Yıllardır küçük bir avluda
Her sabah çiçek açıp
Her gece döküyor
Al ipekten bir akşamdı, yaz sonu
Uğultusu doldu önce denizin
Arnavut kaldırımlı dar sokağın
Yıkıldı duvarları
Taraçalara bacalara tırmandı
Oluk oluk aktı evlere
Küçük kadınların yatak odalarına
Deniz bastı
Titreyen dudağından öptüm suyu
Deniz yağmur ormanlarına dönüştü
Mercanları saf sarıdan, yakut kırmızı
Su yosunlarıyla örtüştü
Aşk ordaydı
Diplerin altın gülü
Biz yanyanaydık, tanığıydık
Kendi sevdamızın
Ama korkuyorduk
Birbirimizin yüzüne bakmaya
Mavi büklümüyle dalgalar
Aştı üstümüzden
Yandı kavruldu göğsüm
Eğri bir bıçak yarası
Zaten nerde yanlış vardı
Nerde gömüldü
Unuttum geceyi
Ay öldü
Kayıt Tarihi : 11.12.2006 18:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Üstelik ay karanlık...
Sevdiğim şairlerin kitaplarını hep göz hizamda tutarım, kitaplığa bakar bakmaz görebileceğim yerde.
Kendimi her zaman hazır hissetmem açıp okumak için. Kimi anlarda beni çok korkuturlar.
Uzaydan dünyaya bakmak,
karanlıkta mavi ışığından etkilenmek gibidir benim için şiir. Aramızdaki uzaklıktan ürpermek gibi.
Hep oraya gitmeyi istemek, ama belki de burada kalmayı daha doğru bulmak.
Bir şair çıkagelir, elinizden tutar, yeryüzüne indirir ve dünyayı dolaştırır. Orada size ne gösterileceğinden emin olamazsınız.
Güldürecek ya da ağlatacak bir şey.
Bakmaya doyamayacağınız bir güzellik ya da gözlerinizi kapamak isteyeceğiniz bir çirkinlik.
Sizi utandıran bir sığlık ya da kıvanç uyandıran bir derinlik.
İnsanın olduğu yerde hepsi var, şairin işi o insanlardan biri olduğunuzu anımsatmak.
Dışardan bakan biri değil, o insanlardan biri.
*
Bu şiiri, son doğum günümde armağan olarak gönderdi bir arkadaşım.
Ne güzel bir armağan.
Belki de en güzeline bir şey yazmak için önce kötüleri okumak gerekiyor. Aklımın köşesine yazdım seni.
saygılar
TÜM YORUMLAR (7)