Sıcaktan kavrulan bir ağustos gecesiydi.
Uyumayı bırak,
Yatmanın mümkün olmadığı bir gece.
Serinlemek için açtığım penceremden
Tüm görkemiyle beni seyrediyordu gökyüzünden ay.
Uzandım yatağıma bakarak ona.
Bakıştık saatlerce suskun ama,anlaşarak.
Ne çok anlatacak şeyimiz varmış birbirimize.
Sesimizi duyuramasak ta anlaşıyorduk bakışarak.
Uyuyakalmışım bakışırken birbirimize.
İnerek gökyüzünden bir ışık demetiyle
Açık penceremden girip,uzandı yatağıma.
Beraberdik şimdi.
Oysa birkaç dakika önce ne kadar da uzaktık birbirimize.
Aynı yatağı paylaştık.
Aynı yastığı,
Aynı havayı soluduk saatlerce.
Bakmaya doyamıyorduk gözlerimize.
Bu nasıl özlemdi yarabbim.
Öyle çok şeyimiz varmış ki paylaşacak,
Öyle çok şeyimiz varmış ki anlatacak.
Ay ışığı adını taktım ona
Güneşim diyordu o da bana.
Düşünememiştik ki hiç o anda
Güneşin doğduğunda ayın gittiğini.
Zamanı gelince doğunca güneş
Kaybolmak düşüyordu ay ışığına sessizce.
Geldiği gibi süzülerek gitti gökyüzüne.
Şimdi her gece gözlerim gökyüzünde
Onun gözlerinin de bende olduğuna eminim.
Beklediğimi biliyor.
Aynı yer.aynı saatte.
Gelemiyor........
Bilmiyorum nedense..
Ya güneşin tekrar doğmasından çekiniyor,
Ya da gelmeye cesareti yok.
Aya gidildiğini duymuştum ama;
Aydan gelindiğine ilk kez şahit oldum.
Yine gel!
Yine gel ne olur ay ışığım.
Aydınlat karanlıkta kalmış duygularımı.
Aydınlat karanlık gecelerimi.
Yine gel!
Yine gel ne olur ay ışığım.
Birbirimize anlatacak öyle çok şeylerimiz var ki.
Kayıt Tarihi : 8.8.2009 13:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (5)