Enginli,yüksekli dağların vardı
Kekik ve papatya koku salardı
Kuzusuyla,keçisi seker oynardı
Meraların parsele,ayrılmış köyüm.
Sürülmüş yolların,at geçemiyor!
Kurumuş pınarların,su içilmiyor
Kaplumbağa,kurbağa can çekişiyor
Çayırında turnalar uçmuyor köyüm.
Saklambaç,körebe nostalji olmuş
Yağmayınca rahmet,ekin kavrulmuş
Verim azalmış,toprak yorulmuş...
Karatoprak yasa bürünmüş köyüm.
Hatır-gönül şimdi beş par'etmez
İki komşu katıpta koyunun gütmez
Dört kişi kazanır,bir eve yetmez...
Bereket zay olmuş ne deyim köyüm.
Bayramlıklar dikilirdi en alâsından
Uyur,uyanırdı çocuklar rüyasından
Çeyiz göz nuruydu,gönül tasından
Modaymış,gösteriş ne deyim? köyüm.
Ve faizin adını kâr payı koyduk
Fakirin yerine,zenginleri doyurduk
Titremedi vicdanlar,sattık,savurduk
Ahiret yurdunu bilmedik köyüm...
Akraba deyince,akan sular dururdu
Merhemdi selâmın,yaralarım sarardı
Kul Salih düşünde mazisini arardı...
Kabuk bağlar'mola,yaram Avşarlı...
Kayıt Tarihi : 4.1.2010 15:57:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Hasan Salih Küçük](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/01/04/avsar-elleri-2.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!