AVRUPA ŞİİRLERİ

AVRUPA ŞİİRLERİ

İmam Sürensoy

Diyanetin kırmızı çizgisi cem evleriymiş. diyanetin cem evleri hakkında yaptığı açıklama şudur. cem evlerinin ibadethane olarak kabul etmediklerini, cem evlerinin mabet yeri olarak tanımayacaklarını beyan ederek bunun kırmızı çizgileri olduğunu ifade ediyor.
Şimdi anayasanın tanımına bakalım. anayasada devlet laik sosyal ve hukuk devletidir diye tanımlanıyor. laik bir ülkede. inançlar serbest ve özgür olur. inançları devlet değil o inancı ancak inananlar belirleyebilir. devletin ve diyanetin inançları belirleme ve tespit etme ne hakkı vardır nede yetkisi vardır. bir insanın ibated yerini belirlemek tanımak ve tanımamak devletin ve diyanetin ne hakkıdır ne de görevidir. eğer siz laik bir ülkede yaşıyorsanız ve anayasayı uygulamak istiyorsanız ve anayasanın laiklik ilkesine bağlıysanız böyle bir yetkiniz ve böyle bir hakkınız yoktur ve olamazda. eğer aksi bir şekilde davranıyorsanız ve yasayı uygulamıyorsanız siz anayasal suç işliyorsunuz. ki zaten yaptığınızda budur. anayasa da tanımlanan laiklik ilkesi tanınmıyor, ve çiğneniyor. devletin ve diyanetin uygulamış olduğu politikalar tamamen anayasaya ve yasalara aykırıdır. alevilere karşı uygulanan ötekileştirme ve hakaret dolu uygulamalar hiç bir zaman terk edilmemiştir. alevilere uygulanan ayrımcılık gittikçe fazlalaşıyor.
Seçimlerde önce AKP NİN seçim beyannamesine giren cem evlerine yasal statüyü vereceklerini, cem evlerinin ibadet yeri olarak tanıyacaklarını deklere eden akp hükümetini eleştirerek cem evlerinin ibadet yeri olarak tanınmayacağını, ve bu konu bizim için kırmızı çizgileri olduğunu belirtmişlerdir. şimdi diyanetin bu açıklamasını demokrasinin ve laik lik ilkesinin neresine koyacaksınız. Diyanetin bu açıklamasına hiç tepki vermeyen iktidar esas özüne dönmüştür. seçim beyannamesinde söylediklerini diyanet üzerinden inkar ve unutturma çabasına giriyorlar. aslında bunun bir danışıklı dövüş olduğuda apaçık ortadır. iktidarla diyanetin ağız birliği ettiği için kendilerinin söyleyemeyeceği ve gerçekleştirmek istemedikleri bir bir yasayı diyanete söylettiriyorlar. bu aslında iki yüzlü bir politikadır. şayet öyle değilse iktidar neden susuyor. diyanetin bu açıklamalarına neden tepki vermiyorlar.
Ayrıca diyanet bu açıklamalarıyla kendisini meclisin üzerinden görerek meclisin yane yasamanın görev alnına müdahale ederek görev gaspı yaptığıda aşikardır. diyanet başkanı hangi hakla ve hangi yetkiyle meclisin görev alanına girerek yasamaya yön vermek istemektedir. bu cesareti kimden almaktır. diyanet ne hakla aleviliği tarif ediyor. alevilerin nasıl ibadet edeceğine nasıl inanacağına hangi yetkiye ve hangi hukuka göre tarif etme hakkını kendisinden görmektedir. bir kere böyle yaklaşımlar, insan temel hak ve özgürlükleri yok saymak, ve ayaklar altına almak demektir. diyanetin bu yaklaşımı inanç özgürlüklerini baskı altına alarak yok saymaktır.
Diyanetin aleviliği tarif ederek alevileri sünnileştirme politikalarının bir parçasıdır bu söylediği kırmızı çizgisi.
Diyanetin kuruluş felsefesine gelelim. anayasada laiklik ilkesinin tanımına rağmen diyanet kurulmuştur. aslında laik demokratik bir ülkede diyanet diye bir kurum olmaz. eğer laik bir ülkede diyanet kurulmuşsa o diyanetin görevi insanları zorla sünnileştirmek değildir. diyanetin görevi tarafsızca, bütün inançları, eşit derecede temsil ederek, bütün inançların özgürce tarafsızca ibadetlerini gerçekleştirmelerini sağlamaktır. laik bir ülkede diyanet bütün inançları, bütün mezhepleri, bütün dinleri eşit bir şekilde temsilini sağlamaktır.
Diyanetin görevi sadece bir din ve sadece bir mezhep üzerinden toplum muhendizliğini yapmak değildir. başka inançları ve dinleri dışlayarak insanları zorla sünniliği inandırmak ve aşılamak değildir. diyanetin görevi benim nasıl ibadet edeceğime karar verme görevi değildir.
..

Devamını Oku
İsa Yazıcı

Ruslar da 121000 kişilik
Ordularından 42000'ini
Bu seferde yitirilindi.
Yenilingi, Avrupa ülkelerini
Napoleon'a karılınşı
Birleşilinme konulusunda
İyice cesaretlendirilindi.
..

Devamını Oku
Yusuf Önder Bahçeci

Şehidin son örtüsü cennet yolunda,
Yüzbin kere ölsem derim uğrunda,
Nazlı dalgalanırsın vatan bağrında,
Cânım sana feda güzel bayrağım.

Uğruna herşey feda gözlerdeki fer,
Hiç düşünmem veririm fazladır ser,
..

Devamını Oku
Osman Demircan

Atatürk modernleşmenin sadece rasyonalizmle olması gerektiğine inanmamaktaydı.Her şeyin akla dayanacağı bir modern dünyada her şeyin rengini ve ruhunu kaybedeceğini görmekteydi. Yani modern hayat içindeki insan dine daha çok ihtiyaç duyacaktı.Çünkü grilikten ve maddenin ağır baskısından bunalacaktı.İnsan aklının, fikrinin ötesinde başka renkler ve çizgiler peşinde koşacaktı.Bunu bilen Atatürk Diyanet İşleri Başkanlığını kurdu.Türkiye’de medeniyetin, dini ortadan kaldırarak değil de, bunun yerine, dini akla ve bilime dayandırarak gelişeceğine inanmaktaydı.
İnsanlarda din duygusu her zaman vardı.İster Tanrı’yı kabul etsin ister etmesin bütün inançların çıkış noktasını din teşkil etmekteydi.Bu yüzden dini inkar etmek toplumu inkar etmekti.Çünkü insanları bir araya getiren ve yine toluma ivme kazandıran güçlerden biri de dindi.
Dikkat edilirse resmin, mimarinin, edebiyatın ilham yoğunluğunu din düşüncesi oluşturmaktaydı. Antik şehirlerden kalan kalıntılara bakıldığında ağırlığı tapınaklar oluşturmaktaydı.Bugüne bakıldığında ise Avrupa şehirlerinde ve dünyanın birçok yerinde en çok dikkat çeken yapılar yine tapınaklardı.
Atatürk sahip olduğu o engin zekasıyla bunların farkındaydı.Bu yüzden İslam dinini hor görmemiş ve onu her türlü yobazlıktan arındırmaya çalışmıştı.
Bugün itibarıyla bakıldığında Türkiye’deki Müslümanlar modernleşmekteydi.Kendilerini geliştirmekte ve içine kapanık değil; rasyonel dünyada aklıyla, fikriyle, görüntüsüyle var olmaya çalışan bir konuma gelmekteydi. Türban bu çıkışlardan ve modern dünyaya adım atışlardan sadece biriydi.Hal böyle olunca bu kadar yol alan insanların geriye dönmek isteyeceklerini ve karanlığı isteyeceklerini düşünmek yanlıştı.
Öyleyse Türkiye’deki en büyük sorun neydi? Herkes kendi doğrultusunda cevap verecekti; ama bilinmeliydi ki en büyük sorun dış borçtu. Türkiye’ye en çok kimin ihanet ettiğini, bu ülkeyi en çok borçlandıranda aramak lazımdı.
..

Devamını Oku
İsa Yazıcı

Dinilinsel amaçlı
Olmaktan çıkınılıp,
Siyasal bir
Çatışılınmaya dönülündü.
1648'deki Vestfalya Anlaşılınması'na
Kadar Avrupa
Bir karılınmaşa
..

Devamını Oku
İbrahim Bayraktar

Ey ecdatları tarihler yazan yüce millet!
Nedir bu Avrupa Birliği denilen illet?

Düne kadar sendin Avrupalının pazarı.
Hiç mi gücüne gitmiyor küffarın azarı?

Çok olmadı itleri üstümüze salalı,
..

Devamını Oku
Necati Yıldız

Bütün avrupa bir olsa,
TÜRKE gönül koysa,
Hepsi bir olsa'da,
Vatan sana can feda!

Avrupa,Amerika her sözün yalan,dolan
YüceTürk'ü tanı,gaflet uykusundan uyan.
..

Devamını Oku
Teoman Özgün

Modern zamanlar boyunca,
Avrupa düşüncesi kendini evrenselleştirerek,
Evrenselliği dayatarak,İslam’ı,
İslam düşüncesini,
Toplumlarını taşralaştırdı.
Modern Avrupa bunları yaparken,
Kuşkusuz sahip olduğu politik,
..

Devamını Oku
İsmail Çiftci

Avrupa deyip de kanmasın ona,
Babaya,anaya,tarihe sorsun.
Türk milleti sevgiden,dostluktan yana,

Kendine dönüp de,gerçeği bulsun,
Bir kere düşünüp kendine sorsun.

..

Devamını Oku
Sevinç Kavuk

Türkiye’ye, dinlemeyi anlamaya geldiğini
Hoş gelmiş, sefa bulmuş duyarlığı olsun, dileğim tabi
Türkiye Cumhuriyeti Büyük Millet Meclisindeki sesi

Görmeyi görünen gösterişliği değerlenmeli:

Toplum germeyi reform nitelemeyi
..

Devamını Oku
İbrahim Özdemir 2

ÖYLE GİDELİM AVRUPAYA

Massır medeniyet için,
iş gücü bilgi için,
İlim bilgiyle donanarak,
Beyin gücümüz kıymete konarak

..

Devamını Oku
Sevinç Kavuk

AKP daha güçlü yeniden kurulacak diyerek
Şiddete bu hevesini AB’ye döşek ederken
Üstüne yorganlık mısın be adam?
AB’ye çamur diyecek sen mi oldun dehşet Ağa?

Avrupa ne zaman bir hükümeti vatan korudu?
Vatan diye uygarlığı sömürüp de mi geçindi?
..

Devamını Oku
Hamdi Bağcı

Acımadılar Suriyeli Bebeğe
Fransızlara acıyanlar
acımadı annesinden yeni doğmuş
Suriyeli garip
hüzünlü
insan evladına...
İnsan olmak başkaymış
..

Devamını Oku
Tamay Önal Polat

DEMOKRASİDEN TEKNOKRASİYE KAPİTALİZMİN SONU

Borçlarını ödeyemedikleri için seçilmiş Başkanları istifa etti, yerlerine AB Merkez Bankası, IMF ve ABnin büyük alacaklıları Almanya ile Fransanın onayladığı teknokratlar atandı...

Yunanistanda Yorgo Papaendrounun yerine Lukas Papadimos, İtalyada ise Berlusconinin yerine Mario Monti.

Bunlar, kamuoyuna yansıtıldığı gibi ölüyü diriltme yeteneğine sahip büyücüler değil ki, zaten öyle bir hedefleri de yok.
..

Devamını Oku
Baycan Kacaroğlu

Asırlardır var olan, hür yaşayan ulussun,
Vatan için can veren anaların oğlusun.
Gönlünde her dem sevgi, umut ile dolusun,
Seni bölmek isteyen tüm hainler kahrolsun.

Sırt üstü yatanlara asla rağbet etmedin,
Çalışan insanlara gönülden destek verdin.
..

Devamını Oku
Mehmet Kemal Işık

Aldılar elinden kültürünü özünü
Bu millet gördü artık hainler sürüsünü
Yüreği yaralı yiğidim ecdadın öldü denilirken diril'din
Aydınlatırken bin yıllık geçmişin gökyüzünü
Bütün dünya bilir ecdadımın hoşgörüsünü adaletli geçmişini
Gurur duyarım selahattin eyyübi'nin kudüsü alparsalnın malazgirti yavuzun çaldıran zaferi fatihin istanbul'un fethi ecdadımın şanlı zaferleri
Artık yeter herkes görsün bütün gerçekleri
..

Devamını Oku
İbrahim Alipaşaoğlu

Tepede oturduk alaca tanda
Muhteşem girdabın içine daldık
Boğazda buluşur Avrupa Asya
Şehri İstanbul’un sihrine daldık

Uzanır semaya binbir imaret
Eyüp’ten görülür ta Sultanahmet
..

Devamını Oku
Kalender Sever

Açmak isterdik
Anadolu yer sofrasi gibi
Sana yüreğimizi
Elif Eylül
Araya Avrupa girdi
İlk yaşın hatırna
Bağışla bizi
..

Devamını Oku
Sait Sezgin

Avrupa teknikte cok ileride
Edep haya yok kalmis geride
Ne yabancida hayir var nede yerlide
Avrupa yolunu sasirmis gardas

Kimi köpekle sokakta gezer
Herkes para diyor iman ne gezer
..

Devamını Oku
Mehmet Soysal

Bugun haberlerde izledimde..?
Avrupa Birligi bizi kabul etmiyormus..

Bizim ulkemizde adalek yokmus,
Anayasamiz eskiymis
Yok onlarin ekonomisi bizden gucluymus...

..

Devamını Oku