30 Mart 1432 tarihinde doğan Fatih Sultan Mehmed, II. Murad ile Hüma Hatun´un oğludur.
İyi bir eğitimden geçen II. Mehmed 1443'te Manisa sancakbeyliğine gönderildi. Kardeşi Alâeddin Çelebi'nin aynı yıl ölmesiyle tahtın varisi oldu. 1444 -1446 yıllarında hükümdarlık tahtına oturduğunda babası II. Murad, Manisa'da dinlenmekteydi. Yeniçerilerin ayaklanması ve Halil Paşa'nın ısrarıyla yeniden tahta geçti. II. Mehmed yeniden Manisa'ya sancakbeyi olarak döndü. Buradaki beş yıllık görevinde kültürel ve siyasal ufkunu genişletti. 10 Şubat 1451'de ...
Hiç kimse yok kimsesiz
Herkesin var bir kimsesi
Ben bugün kimsesiz kaldım
Ey kimsesizler kimsesi
*******
Kimse aradığım yollarda
Ağlasa derd-i derûnum çeşm-i giryânım sana
Âşikâr olurdu gâlib râz-ı pinhânım sana
(Sevgili!) İçimdeki dertler ile, yaş dolu gözlerim senin için ağlayacak olsa, (gönlümdeki) gizli sırlarım (gözyaşlarıma) gâlip gelir ve (sırlar) sana aşikâr olurdu.
Mesned-i hüsn üzre sen ben hâk-i rehde pâymâl
Sâkiyâ mey sun ki bir gün lâlezâr elden gider
İrüşür fasl-ı hazan bâg ü bahâr elden gider
Her nice zühd ü salâha mail olur hâtırum
Gördügümce ol nigân ihtiyar elden gider
Bâde-i nâb ile buldu rûh-ı cânân revnak
Gûyiyâ güller ile buldu gülistân revnak
Zülf-i miskîn ki rûh-ı yâr ile tâbende durur
Şem'-i pürnûr ile san buldu şebistân revnak
Bağda gülden bahseden yanağını kasdeder
Serviden söz açanlar endamını kasdeder
Dilbere vasıl olmak dar-ı dünyadan murad
Aşık aşkın derdi ile dermanını kasdeder
Aşk ile viran iden gönlini ma’mûr istemez
Hâtırın mahzûn iden bir lahza mesrur istemez
Hâk-sâr olup hevâ ile gubâr olan gönül
Hâk-i râh-ı yârdan bir dem özin dûr istemez
Galata’yı gören, gönlünü cennetin en gizemli bahçesi Kevser’e bile bağlamaz.
İstanbul bize emanet rahat uyu atalarım biz evlad-ı fatihanız.
"Onun hakkında ben ne yazayım? O kendi kendisini tarihe yazmış zaten."
Boğazımda yakamozlar düğüm düğüm ,
Ayasofya'nın sisi başımda duman...
Sabır taşımda Güller...
Toprağımda yılanlar Sen'sizliğin avında...
Ben kaçıncı İstanbul'um...
Sen kaçıncı tebessümdesin...