avlıkçılar köye döndükten sonra
in-cin top oynardı Köyönünde
aradan zaman geçer ve neden sonra
Haluk’un yanına uğrarlar nedense
ağları yoklamakdan dönenler
“şöyle bir uğra”mış olurlar
kendiliğinden demli çay dolar
hem çay, hem cığara içerler
bekleye koyulunur
bir-kaç dişli, bir-kaç sudak
Allah ne verdiyse
“-ırafık hunu halledelim” derlerse
bir çırak kocaman bir bıçakla işe koyulur
ilk iş solungacı çıkarıp,
basarak patlatmak olur
kalfa düzeyinde biri işi üstlenir
gazocağının haznesinde ispirto alevlenir
yoğun bir pompalama ile hüner gösterilir
önceki kızartmadan arta kalan yağla
eski, kirli sac tava ateşe koyulur
bayat-balık kokusu unutulur
bu; hemen girişinde seçme tezgahı bulunan
balıkçı tolunda; kalakalınmış
elindeki soğumuş,
koyu demli çayı yudumlayanlarca
ve ellerinde sömürülmeyi unutmuş cığara
ortalığı acı tütün kokusuna bulamış
elden ele gezen, kimin olduğunun
önemi olmayan tabaka
biraz tütün olsa da kağıt kalmamış,
dışarıdan kıyıyı Osmanlı tokadıyla
şamarlayan dalganın sesi duyulur
ve ondan geri kalmaz ne fırtına
ne yağmur
Kayıt Tarihi : 15.11.2007 17:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
nerden çıktı amatörlük bak bakam cıkcakmı seninleyin böyle çoh farklı şiir cizikterecek adam.Takma kafaya sen yoluna devam et.Tek ölüme çare yok.Sıkma canını haydi kardeş
ALLAH'a emanet.
TÜM YORUMLAR (1)