Atlıkarınca'nın Düşten Nalı Şiiri - Yoru ...

Necmettin Topçu
84

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Gökyüzünde bir terminal kalabalığı... Kuşlar vardı gitmesin diye sımsıkı mor bulutlara sarılan; kuşlar.

Biz gidiyorduk ve yine kimse gelmiyordu bizi uğurlamaya. Ah elimizde şenzlonglar, gurbet efkarında çatlamış tanimize bir vahiy gibi inen kremler; nasılda beklemiştik gelecek diye güneşi. Hatta buz gibi dudaklarımızla bir öpücük bile fırlatmayı düşünüyorduk eskeriye. O an utanacaktı. O an utancından kıpkırmızı kesilip bizi daha çok yakacaktı. Biz; oh cehennemimize kavuştuk diye çılgınca sevişecek, kremaya bulanacaktık. Son bulacaktı mevsimsiz düşler, tüm kuş intiharları. Ama biz sadece gidiyorduk.

Herşey 'bir dakikanızı alacağım canım' şeklinde cereyan ediyordu. Kimse kalmaya gelmiyordu. Ve güneşin ve ayın ve tüm yıldzların misafirliği 'bir arkadaşa bakıp çıkacağım' havasındaydı. Oysa bu gece misafirmiz olacaklar diye nasılda seviniyorduk. Tüm yemekleri tek başına yiyebilirsin artık. Parasını peşin verip, peşin peşin acı çekip ve ben peşin peşin rakıyı alıp 13 numaralı odaya çıkıyorum. Kimseye söylemeyin. Hiçbir padişahın fermanında 'duyduk duymadık demeyin' diye geçmesin adım. Düşmesin peşime polis. Ve n'olur söylemesinler bunu hiçbir yüzyıla, senden sonraki hiçbir Ameli'ye.

Sabaha kadar çılgınlar gibi içeceğiz birbirimizi. Sabaha kadar diyorum neden anlamıyorsunuz ah sabaha kadar; bu ne korkunç bir muammele.

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta