Atışma Mızrakçı Sükûti Muhsin Tozlu

M U H A B B E T

SUKUT-İ NOKSAN

Elinde sazı var nerede aklı.
Yine derinlere dalan Mızrakcı.
O bakışta belki bin mana saklı.
Derdini içine salan Mızrakcı.

MIZRAKCI OĞLU

Elimde bağlama dilimde türkü.
Derin hayallere daldım Sukuti.
Nefs ile şeytan, yok başka korku.
Bunlarla baş başa kaldım Sukuti.

MUHSİN TOZLU

Ozanlar içinde en yakın duran.
Beni öz gardaşı bilen Mızrakcı.
Sevda pazarında hayaller kuran.
Sazını efkarlı çalan Mızrakcı.

MIZRAKCI OĞLU
Yaşıyorum içimdeki coşkuyla.
Hayat sürdüm şüphe ile kuşkuyla.
Elimde bağlamam ALLAH aşkıyla.
Kimseyi kırmadan çaldım Muhsinim.

SUKUT-İ NOKSAN
Kim anladı senin derdin nicedir.
Ay tersine doğar günün gecedir.
Hayat sana bana bir bilmecedir.
Cevabın bilen yok, yalan Mızrakcı.

MIZRAKCI OĞLU
Üstadım babamdır gönlümün piri.
Helal lokma için dökerim teri.
Yaşım kırk, otuz seneden beri.
Çile ile gamla doldum Sukuti.

MUHSİN TOZLU
Belinde sokulu fişekle gama.
Yürek yarasına yapılmaz yama.
Emmisinin kızı çok zalım amma.
Sevda çilesini bilen Mızrakcı.

MIZRAKCI OĞLU
Sazı çaldım perdelerde ünledim.
Sarı telim ile dertli inledim.
Sen Gülefşan dedin bende dinledim.
Dertlerine ortak oldum Muhsinim.

SUKUT-İ NOKSAN
Yüreğin yanarken çıkmadı sesin.
Bilen varmı gariplerin çilesin.
Ben sorayım dostum cevap eylesin.
Hicran pınarından dolan Mızrakcı.

MIZRAKCI OĞLU
Onulmaz işlere kafamı yorsam.
Varıpta başımı taşlara vursam.
Nerede manalı bir şiir görsem.
Orada aklıma geldin Sukuti.

MUHSİN TOZLU
Ölürsende sırın deme deliye.
Nasihat eyleme yatan ölüye.
Beş vakiti haval etmiş Aliye.
Bayramdan bayrama kılan Mızrakcı.

MIZRAKCI OĞLU
Yürüdü kervanım gitti kafile.
Dost pazarı hacet olmaz kefile.
Beş vakit üstüne birde nafile.
Beşe beş koyarak kıldım Muhsinim.

SUKUT-İ NOKSAN
Felek vermez aşıklara muradı.
Kırıktır aşığın kolu kanadı.
Nerede anılsa bir dostun adı.
SUKUT-i aklına gelen Mızrakcı.

MIZRAKCI OĞLU
Kimi yaya gider kimi atında.
Müminler aynıdır hakkın katında.
İki bin yılının internetinde.
Sen gibi bir dostu buldum Sukuti.

MUHSİN TOZLU
Söyle neye yarar bir ruhsuz beden.
Bu kötü gidişin nedeni neden.
İçi kan ağlasa hiç bildirmeden.
Dostunun yüzüne gülen Mızrakcı.

MIZRAKCI OĞLU
Erciyeste boranıdım kışıdım.
Toroslarda can alıcı kuşudum.
Dertlerini senin ile taşıdım.
Dost ile ağlayıp güldüm Muhsinim.

MUHSİN TOZLU
Sayar hemen vefasızın kaçını.
Bir dinlesen hemen döker içini.
Kel başından hasret için saçını.
Kalanını tek tek yolan Mızrakcı.

MIZRAKCI OĞLU
Tutulmuşun bir Avşarın yozuna.
Hiç güvenme baharına yazına.
Öğrendim sevdanı Avşar kızına.
Sen anlattın bende bildim Muhsinim.

MUHSİN TOZLU.
Benim perhizime diyetlerime.
Bakar sevda dolu beyitlerime.
Gülefşan başlıklı ağıtlarıma.
Bana çaktırmadan gülen Mızrakcı.

MIZRAKCI OĞLU
MIZRAKCI OĞLUyum yollarım ırak.
Artık gurbet eli eylemem merak.
Olurmu ozana asla son durak.
Son durağım toprak geldim Muhsinim.

MUHSİN TOZLU

Garip MUHSİN derki adamın hası.
Benimle beraber çekiyor yası.
Yüzünden okunur onun ihlası.
Gülerken gözleri dolan Mızrakcı.